bugün

Ülkemizde son zamanlarda, dış destekli bir psikolojik harp yürütülüyor..En çok da bu psikolojik harpte merkez medya kullanılıyor. GDO'nun zararlı olduğu, kansere sebebiyet verdiği ve birçok tehlike barındırdığı iddia ediliyor.. Semt pazarlarını,manavları ve market reyonlarını dolaşan spikerler ve haber muhabirleri, elmanın içinde kurtçuk arar gibi GDO arıyorlar sanki ''gözlerinle görüp farkedebilecekleri birşeymiş'' gibi..

GDO'nun açılımı nedir? ''Genetiği değiştirilmiş organizmalar''.. Genetiği değiştirilmiş organizmaları, yiyen canlılar üzerinde çift kör ve plasebo kontrollü kaç tane bilimsel ve objektif araştırma yapılmış da ''GDO'nun kansere ve birçok hastalığa neden olduğu'' sonucuna varılmış acaba? Ortada bırakın sonucu böyle bir araştırma dahi yokken, nasıl olur da bu ülkede ''Bilimadamı,bilimsel otorite vb'' sıfatlarla dolaşan ''bilirkişiler'' medyaya çıkıp GDO'yu kötüleyerek, ülkenin geleceğini dinamitlerler? Sizce bunca bilgi birikimi ve akademik kariyeri olan koca koca adamlar, bu çarpıtmayı ''bilerek'' mi yapmışlardır; yoksa ''bilmeden'' mi yapmışlardır? Bence ilk şık çok daha olası gözüküyor..Neticede bunlara, doçentlik ve profesörlük veren global odaklar da aynı çarkın piyonu. Bu odaklar, dünyada gıdanın kontrolünü eline almak, diğer ülkeleri bundan mahrum bırakmak ve tekelleşip tek satıcı olmak istiyorlar petrol ve doğalgazda olduğu gibi.. Bunun için de ezberden GDO'yu kötüleyip, gri probaganda ile psikolojik harp yürütüyorlar..Bilgi kirliliğine yol açıp, ülkenin geleceğini sabote ediyorlar..

Onlar bunu yaparken ABD ve ingiltere gibi ülkeler ise hiç durmadan GDO konusunda bilimsel çalışmalar yapıyor, bu konuya devasa kaynaklar ayırıyorlar..Birçok bitki ve hayvan türünde, elde ettikleri döl ve besleyicilik verimini yüzde 1000'lere kadar arttırıyorlar..Giderek artan dünya nüfusu ve bu durumun beraberinde getireceği küresel felaketleri ''ticari pazar'' olarak kullanıp tarım ve hayvancılıkta tekel olmanın planlarını yapıyorlar..Bugün pamuktan yüksek proteinli besin elde edebiliyorlar..Meyve ve sebzede elde ettikleri verimi katlayabiliyorlar..Yada çok daha fazla vitamin,mineral,lif ve bitkisel protein içeren sebze ve meyveler üretebiliyorlar..Hayvancılıkta ise tek doğumda 10'ar buzağı doğuran ineklerden tutun, genetik modifikasyon ile kolay kolay ölmeyen tavuk ve hindi civcivleri elde edip kümes hayvanlarının sayısını katlayarak arttırabiliyorlar..

Ülkemiz ise herzamanki gibi satılmış otoritelerin şarj ettiği ''bilgi sahibi olmadan,fikir sahibi olan ve çok kolay dolduruşa gelen'' insanlar sayesinde geleceğin en büyük fırsatından kafadan mahrum kalıyor ve tıpkı günümüzdeki gibi gelecekte de maça 3-0 mağlup başlıyor..

işte durumu özetleyen basit bir vidyo:

http://www.youtube.com/watch?v=Nmkj5gq1cQU&feature=channel