bugün

Derim ki, hayat basittir.

Yaşam dizgesi çok basittir;
Var olursun, gelişirsin, çoğalırsın, yok edersin, yok olursun...
Ve tüm bunları yaparken, senin sorguladığın o sonsuz evrenin fark etmeyeceği kadar küçük, önemsiz ve basitsindir aslında...
Ama bu sefer de insan kibriyle önemli bir yer arar kendisine yaşamda

Yaşam ise hepimizden ibarettir; bu yaşam dizgesini izleyen tüm canlılardan.
Basitçe seçer, hiçbir türü özel saymadan.

Buna rağmen;

Ancak, şimdilik bildiğimiz kadarıyla; hepimiz içerisinde yalnızca bir tür var; yaşamı barok devrin katedralleri gibi görerek, kendi kurallar gettosunu oluşturan;
O da insan...
Kendi basitliğini kabul etmemesinden olayı oluşturduğu fonksiyonlar bütünüdür, karmaşayı yaratan.
Evet, yaşam basittir, ölüm kadar basit... Bunu kabul edebilmekte iş.
Mozart'ın bir senfonisinde ne duyarsın? ilk defa dinleyen tam bir karmaşa, aşina kulaklar ise hoş bir geometri. Yani, basit bir nota diziye indirgeyebilirsin o karmaşık sesleri.
işte yaşam da böyledir aynen.
Ve nasıl ki o tüm notalar dizisi tek bir "sus" ile durabilecek kadar basitse, işte yaşam da bir an da yok olacak kadar basittir.
Yoksa şu basit ölüm nasıl yok ederdi yaşamı?
Ve bu yüzdendir ki; Yaşamı karmaşık gören insanlar, ölümü de yaşamı yok edebilmesi için eş karmaşaya ulaştırırlar. Yapay yaşamlarına, yaşam sonrası için büyülü dünyalar yaratırlar…
Ancak;
Yaşamın basitliğini kabul ettiği zaman insan, olacaktır “insan”.
Ve işte o zaman; Karmaşık, yapay, eğreti kurallarından silkinerek; yaşam dizgesine gerçekten "var etmeyi" ekleyecektir.

BE (Evrim Ağacı)

kaynak: http://evrimagaci.org/makale/389/