bugün

geçirgenlikleri ne gerektiği gibidir, ne çoktur, ne de azdır. kıvamı aslında ölçüsüzlüğünden, çıkarcılığından ve tutarsızlığından alır. ama yine de toplum olarak biz onlara orta halli, 'yarı iletken' demekteyiz.

ne mi yapar bu orta halliler? bu yarı iletkenler? ne yapmazlar ki? bir kere profesyonel hayatın tripotlarıdır. yani şirketin dengeleyici destekleridir. ayak işleri, gammazcı, yönetimin bir numara yalakaları, ezikliklerini maskeleyip ahkam kesen akıl ile yüzeysellik arasındaki mengeneye sıkışmış minik mandaldır bu tip kişiler. mengene öyle bir sıkmıştır ki bunları, ezilip büzüldükleri için şekil şemal kalmamış, o düzensiz görüntüde bir çarpık düzen oluşturup, kendi varlıkları için çirkef yollar ile ayakta kalmaya, hayata dair tutunmaya çalışmaktadırlar. genelde çalışkan ve verimli olanların ayaklarını bu 'yarı iletken' kımıl zararlıları kaydırır.

gündelik hayatın kesimsel tarafında da; bir parça akıl vardır lakin ezbercilikten, kulaktan dolma bilgilerden, beynin yarı iletkenliğinde ne kadarı algıladığı ve anladığı tartışılır gözlem ve tespitten mütevellit hayat kurmaya ve idame ettirmeye çalışır kendi çapında. akılda ara ara serpilmiştir bazı kararlarına ve uygulamalarına ama ekseriya çıkar kokar buram buram. haa, bu çap bazen kendiliğin sınırını aşar, tehlikeli bölgelere sıçrar, işte o zaman civardakiler hapı yutmuştur. hele hele civardakiler orta yolda, kendi seviyesinde değil de iki ayrı uçta ise * *o zaman yıkımlar ya da basitlik kaçınılmaz olur. zeka tarafındakiler zaten kaçacak delik ararlar, muhatap olmazlar çokca, kendi kabuklarına sığınırlar; hezeyan dolu cahillik ile yarı iletkenlerin çatışması olur en gerçeği; ki günümüzde sıkça rastlanan budur, biri bir şekilde şansında yardımı ile zaferi ele alır!

efendim türkiye'de sıkça görürsünüz bu 'yarı iletkenleri.' otobüste yanınızda oturur, apartmanda sağ ya da üst ya da alt katınızda ikamet ediyordur, iş yerinizde çapraz masanızda iş arkadaşınızdır, ^toplumsal eylemlerde yanınızda bulunan yoldaştır, * markette beraber gazete aldığınız kişidir, minibüste parayı uzattığınız şöfordür, haydi ileriye gidelim; hayatınızın her cm karesini bilen yakın dostunuzdur, vs, vs... her yerde olabilir bu geçirgen sorunlular.

yarım da olsa iletkenliklerini yazıktır ki doğru yere isabetlice aktaramazlar. öylece donuverir, donuk oldukları gibi. hep alırlar, vermesini bir türlü bilemezler. adları gibi verdikleri de yarımdır, o da zaten çıkar doludur vesselam!..
(bkz: yarı geçirgen hücre stoplazması) **