bugün

"uzun aslında hep kendisini kandırdı" zevzekliği ile üstü örtülemeyecek mukayese.

liste yapın ey insanlar: kim kimi kandırmış ve neticede envanter ne söylüyor, yani kim ne kazanmış, ne kaybetmiş?
uzun'u kandıranlar ne yol almış, buna karşılık uzun ne yollar döşemiş bu kandırma operasyonları sayesinde, hadise budur.

kandırılan kaybedendir; parasından, işinden ve yerinden olandır. yani kandırılmak zarar görmektir. kelimenin sözlük anlamı böyle. yoksa her kandırılmanın sonunda ödül almış gibi bir pozisyona gelirsem elbette hep kandırılmayı dilerdim, neden olmasın?

kim hangi noktadan hangi noktaya erişmiş? yani para, rütbe ve güç olarak kazanmış mı, kaybetmiş mi? "az kalsın siyasi yasağım sürecekti, neredeyse partim kapatılacaktı, neredeyse falanca meşrulaşacaktı son anda çemberden döndük, 15 dakikayla canımı kurtardık.." falan filan edebiyatları değil, sonuç sonuç ve sonuç, bu kadar basit.

"hep beraber benim canımı, malımı ve gücümü kurtardık ve halen de safları sıklaştırarak koruyoruz. ne güzel..."

di mi ya.