bugün

uzun süredir eve bir 'anne'nin gelmediğinin de göstergesidir bu ekran. anne gelse çocuğa büyük dayak getirirdi zaten beraberinde.

şimdi uzun süre biraz muallakta bi tanımlama oldu. ben diyeyim 3 ay, siz deyin 3 buçuk ay. bana göre zerre zararı yok, üzerindeki yarım santimlik toz tabakasının. bilakis, filtre görevi görerek zararlı ultraviyole ışınlarının... neyse.

aslında lafı dolaştırmak istemiyorum. demek istediğim şu ki, bizim evde var bundan bir adet. ev derken; ben diyeyim mülteci kampı, siz deyin kamyoncu moteli. öyle bi yer. televizyonun aşırı tozlandığını fark etmemiştim. ta ki, salonda top oynarken topun gidip ekrana çarpmasına kadar. meğer bizim hep 'antendendir' diye antenle uğraşıp durduğumuz bozuk görüntünün sebebi bu tabakaymış. silince yeni teknoloji kodaman plazmalar gibi net oldu görüntü...

uzun süredir silinmemiş televizyon ekranı, herkesi böyle bi çirkin gösterir. victoria's secret defilesini izledim, zerre keyif almadım. neden? mankenlerin hepsi böyle bi soluk, bi silik filan.. sonra, uzun süre silinmemiş televizyon ekranı gözü yorar, hastalık yuvasıdır, pislik yuvasıdır.

aynı şey bilgisayar monitörü için de geçerli. ama ona top değmedi daha.
öğrenci evi televizyonu.. kız arkadaşınız gelir siler anneniz gelir siler. utanç kaynağıdır. silindikten sonra high definition etkisi yapmaktadır...
sildiğinizde çıtır çıtır sesler duyulur. tabi televizyon sıcaksa.
tozlu ekrana densizin biri parmak atmadığı sürece sorun teşkil etmeyecek durumdur.
eğer silinme gerekliliği unutulduysa ve parazitli görüntü sunuyorsa karıncalar imparatorluğunu sergileyecek ekrandır.
cine 5 şifreli olsa gösterirdi.
öğrenci evlerinin olmazsa olmazıdır. 3 ay sonra silinince yeni renkli televizyon alınmış gibi mutlu eder adamı.

(bkz: umut sarıkaya tipi mutluluk tanımları)
Tozdan, kir katmanı oluşmuş bir ekrandır. Uydu kullanılıyor ise, eski usül anten kullanılıyormuş gibi bir görüntü ortaya çıkar.