bugün

haritada gördüğümüz sınırlardır. milletimiz fazla toprak sahibi olmanın günümüzde öneminin olmadığını anlamalı. yok adaları almalıyız bilmem ne. iyiki de vermişiz adaları. kaçınız kıbrısa gitti de konuşuyor. veya kaçınız edirneye gitti de selanik bir gün alınacak diyor. adam urfaya gitmemiş musulu alacaz diyor. rizeye bile gitmemiş adam batumu neden gürcülere bıraktık diyor. kardeşim bizim elimizde bence hakettiğimizden fazla toprak kalmış. boğazlar ve istanbul bizde bi kere daha nolsun. sen bunlardan maksimum verimi al diğer yerler zaten senin olur kendiliğinden.
"ilginç" diyebildiğim sınırlardır. Tuhaf. Gerçekten. "gerçek" sözünü anlarız, sözlükte ota boka "... gerçeği" diye getirilmesi hasebiyle, fakat Kalemi kağıdı alan harita çiziyor. Oralarda yaşayan insanlar buna razı mı acaba diye soruyorum kendi kendime. Sonra bambaşka ve daha da matrak bir soru geliyor aklıma: Acaba sınırlar böyle çizilince gerçekten ego patlamaları yaşayanlarımız olacak mı?
bölge insanına göre değişiyor.
gerçek olmayan sınırlar merak konusu olmuştur. musul kerkük ü akıllara getirmiştir.