türkiye a milli futbol takımı

şampiyonalara katılma süreci 5 dönemden oluşur.

+ iyi bir kura çektik dönemi.
+ en kötü ikinci oluruz dönemi.
+ kalan maçları kazanırsak çıkarız dönemi.
+ x takım x farkla kaybeder biz de x fark atarsak çıkıyoruz dönemi.
+ önümüzdeki şampiyonaya sıkı hazırlanacağız dönemi.

fenerbahce milli futbol takımıdır hatta rengide kırmızı-beyaz degil sarı-lacivert olsun.

hem futbol hem basketbool takımlarımız milliler çok kötüler.

gsliler ve fblilerin desteğini alamayan takım.

gsliler: ben bu fb yalakası federasyon ve onun takımını desteklemem minvalinde açıklamaları ile,
fbliler: adam gibi adam volkanı almayan, Fatih'in teknik direktörlüğünü yaptığı takımı desteklemem minvalinde açıklamaları ile.

Apdullah avcı denen piçin sikip siktirolup gittiği futbol klübüdür.

kupalara katılsa başarılı olur diye ciddi ciddi yorum yapılan takım.

insan gerçekten hayret ediyor böyle yorum yapılabilen bir takımım iki eliyle bir sikini doğrultamamasına.

Milli takimimiz berbat durumda. Izlanda suan bizimle istedigi gibi oynuyor. Tam anlamiyla eziyorlar. Varlik gostermeye basladik ama gec kaldik.

yabancı transferinin şart olduğu takım. terim'in devre arası fırçası ile çalışacak mı bakalım takım?!

izlanda karsisinda sadece 1 tehlikeli atak geliştirmiştir.

çok kötüdür.ulan 2002 kadrosunu hatırlıyorum da şimdikileri rezil rüsva ederlerdi.

Gariban babası takım.

nerde maç kazanamamış, başarı elde edememiş takım var gidip hepsine yenilip mutlu ediyoruz adamları.

akp'nin abdullah avcı ile başlattığı itibarsızlaşma saldırısına uğramış takımdır.

kesinlikle oyun kurucusu hakan çalhanoğlu olması gereken takımımız. 4 4 1 1 oynamalı veya 4 2 3 1. caner ve gökhan iki bek semih ve ömer toprak stoperde. topal ve form tutarsa selçuinan tutmazsa alper potuk ortada. arda sadece sol kanatta ekstra iş yapmaya çalışmadan oynasın sağda ise olcan adın. forvet arkası hakan çalhanoğlu serbest oyuncu olarak. daha iyisigelene kadar da forvet ya mevlüt ya cenk tosun.

izlandadan 3 yiyen,Senin, benim, bütün sülalemizin ömür boyu kazanamayacağı parayı bir senede kazanan ve bunu hakettiğini sanan sözde futbolculardan oluşan utandığım takımdır.
(bkz: bi bitin artık amk)

akıllanmayan ve akıllanacak gibi de durmayan ekip.

şu izlanda maçına eminim ki 'götümüzde sektiririz lan biz bunları' kafasıyla çıkmışlardır. sonuç ortada.

bu bizim kahrolasıca huyumuz ve ne hikmetse hiç değişmiyor arkadaş.

hani bugün milli takımı desteklemeyenler var ya euro 2016'ya gitse bu takım sevinçten uykuları kaçar. turnuvayı dişlerini sıka sıka bekler tamamı. ama gidene kadar hepsi 'kim sikler milli takımı amk' modunda.

sahadaki futbolcular da birebir bu durumda. motivasyonları, şevkleri, heyecanları gidene kadar. ama taraftardan farklı olarak unuttukları bunu becermesi gerekenlerin kendileri olduğunu. bunu idrak edemiyorlar her ne hikmetse.

(bkz: tüpspor)

esasında türk milli takımı dememek lazım. bu mu türk milli takımı ? ahbap çavuş ilişkisine göre ( bulunduğu takıma göre ) seçim yapılan milli takım bu şekilde olur. ben sadece kendi hatırladığımla sözleyeyim. coşkun özarı diye galatasarylıların öve öve bitiremediği bir adam vardı. 1980 lerde beşiktaş ortalığı kavuruyor. defansı yılda 8 gol yiyor. genelde şampiyon veya ikinci. samet- ulvi ve kadir kaç kez A milli oldu : sıfır. takım şampiyon oluyor zor gol yiyor sen oynadığı 11 sezonda şampiyon olamamış fatih terimi, raşiti oynatıyorsun. aynı şekilde fenerli futbolcularda bu ikilikten nasibini alıyor. ( biraz daha az ama )

her işimizde olduğu gibi hakkı olana hakkını vermediğimiz için böyle rezil durumlara düşüyoruz. doğruları yazınca da takımının hakkını savunduğunu sananlarca eksileniyoruz ( ama takan yok ) . 2 gün önce daha basket takımımız kız gibi deyince eksileri almıştık. 18 üç sayılık denemesinden 3 ünü atıyorsun. yazık size.

dünkü türk milli takımı yaklaşık 180 milyon avro , izlanda : 33 milyon avro . son sözüm yabancı sınırlaması için bıdı bıdı edenlere. önce anlaşıyorsun: diyorsunki futbolcu yetişmiyor. bu nedenle yabancı sınırlaması yapalım. 6+2 olsun , sonra 5+0+3 olsun diye anlaşıyorsun. sonra kadronu olmadık oyuncularla şişiriyorsun. zamanı gelince diyorsun: bu sınırlama kalksın. Kardeşim neden başta kabul ediyorsun o zaman. Kabul ettiğin bir şeyin neden arkasında durmuyorsun . bu kadar omurgasızlık olur mu? benim takımım krizde olduğu halde bir sürü oyuncuyu kurala uymak için gönderip planını buna uygun yapacak sen yapmayacaksın sonra bu kural değişsin diyeceksin. işte yaptırtmazlar ve yaptırtmadılar da. sen kalk 5+3 e dua et.
gerçekleri okudunuz şimdi eksileyebilirsiniz.

Gelecek ile ilgili umut vermeyen, kendi halinde arada gulduren, surekli aglatan milli takimdir.

baştan aşağı eğitimsizlik, cehalet, sistemsizlik ve akılsızlık kokan bir ülkenin milli futbol takımı. 9 eylül 2014 izlanda türkiye maçında elde edilen sonuç da, oynanan futbol da, futbolcuların oyun içerisindeki davranışları ve genel duruşları da tam anlamıyla bu ülkeyi temsil ediyordu, biz her ne kadar kabul etmek istemesek de.

bu tarz milli maçlardan sonra iki üç tane futbolcuya yüklenilmesinin mantığını hakikaten kavrayamıyorum. tamam kardeşim, biz de biliyoruz selçuk çok kötü, emre yaşlı ve çirkef, burak beceriksiz, onur kötü... iyi güzel de bu adamların yedekleri dünya yıldızı futbolcular mı? sırf kişisel husumetler yüzünden elimizde 1. sınıf topçular var da oynatmıyor muyuz? burak oynamasa, onun yerine oynayacak olan pektemek de, cenk tosun da, mevlüt de iki üç maç sonunda illa ki küfürler yiyecek. selçuk'u keseceksin ama yerine oynayacak olan oyuncu da seni alıp avrupa şampiyonu yapmayacak. tek başına takımı sırtlamayacak.

peki nasıl olacak bu iş? bana şunu söyleyin. şu anda 5+3 sınırı varken, süper ligde 18 takımda her maç en az 108 tane türk futbolcu top koşturuyor değil mi? yurt dışında bazı liglerde ve özellikle de almanya, hollanda gibi ülkelerde de pek çok oyuncumuz var. izlandanın nüfusundan daha çok lisanslı topçumuz var. peki söyleyin bakalım, bu milli takımla ilgili en ufak bir ümidiniz var mı? diyebilir misiniz ki 5-10 yıl sonrasına öyle bir jenerasyon yetiştiriyoruz ki bütün turnuvalara damgasını vuracak? yok, yok, yok.

spor her şeyden önce ahlaktır, disiplindir, çalışma azmidir, sistemdir. bu kelimelerden hangisi bizi millet olarak tanımlıyor? hepsine de ne kadar uzağız değil mi? işte böyle bir milletin milli takımı da ancak bu kadar olur. dün terimin ne olduğunu anlayamadığım sistemini görünce ilkokul turnuvalarında sistemsizce oynatılan çocuklar aklıma geldi. kimin ne oynadığı belli değil, takımın hücum varyasyonları belli değil, savunmada nasıl bir taktik izlediği belli değil...

burak yılmaz rakibini itince hemen aklıma yine liseler arası turnuvalar geldi. hani yenik durumda olan takımın oyuncuları gergin olur, sebepsiz yere rakiplerine sataşırlar ya? hah işte aynısı. ömer toprak vardı, alman disipliniyle yetişmiş. belli ki o da aileden türk eğitimi almış. dün aldığı saçma kırmızı kartla o da türklüğünü ispatladı. hatta bazen diyorum ki, hani nasıl ki fenerliler bir futbolcuları galatasaraya karşı gol atınca "şimdi bizden oldun" diyorlar, biz de anlamsız yere kart gören oyuncularımıza "işte şimdi gerçek bir milli oldun" diyelim. yani kısacası, buram buram türkiye kokan bir milli takım bu.

her işin başı eğitim. bizde ise eğitim, babanın çocuğuna: "biz okuyamadık, durumumuz yoktu. bari sen oku da, adam ol" demesidir. mühendislik okuyan bir öğrencinin "bize neden tarih dersi koyuyorlar yaa, iş mülakatında atatürkün samsuna çıkışını mı anlattıracaklar sanki?" demesidir. matematikte, edebiyatta iyi olup resimde, müzikte, beden eğitiminde zayıf olan öğrenciyi öve öve bitirememek; matematikte, fende kötü olup resimde, müzikte ya da sporda yetenekli olan çocuğa adam olmayacak serseri gözüyle bakmaktır. işte bizdeki eğitim anlayışının sonucudur bu milli takım.

dün oynanan şey sadece bir futbol müsabakası değildi ki benim için. gelecekte çocuklarımız nasıl bir ülkede yaşayacak sorusunun cevabıydı aynı zamanda. yeni türkiyenin de cevabıydı bir bakıma. rantlarla, sırf gösterişle idare edilen; lafa kaldığında dünyanın en büyük, en güçlü ülkesi zannedilen, ama icraate geldiğinde ortalama bir şehrinin nüfusu kadar olan ülke karşısında darma duman olan bir ülke işte... futboluna bile siyaset, rant ve ahlaksızlık bulaşmış, şikeden, şaibeden geçilmeyen, hem sportif anlamda, hem ahlaken, hem taktiksel olarak çökmüş bir ülkenin tablosuydu dünkü maç.

ve gördüğüm şey de şuydu: hani istersiniz ki en azından şunu iyi yaptık diyelim. yok. yenilmesini bile beceremedik maalesef. karşımızda gücünü bilerek, sistemine göre oynayan akıllı bir rakip vardı. en az attıkları kadar da kaçırdılar. bizim ise hatırladığım bir tane pozisyonumuz vardı. oyuncular formsuzdu diyelim geçelim hadi. oyuncuların maç içerisinde ruhsuz görüntülerine ne demeli? daha skor 1-0 iken pes etmişti bile takım. taktik olarak hiç bir şey göremedim. bir diziliş var, doğru. ama o dizilişin ne halta yaradığı belli değil. baskı yediğinde ne yapacağını bilmiyor takım. rakip kapandığında nasıl hücum edeceğini, kontra yediğinde kimi tutacağını...rakibi küçümseyip çalışmamışızdır diyenlere rastladım. hasan şaşın maç öncesi açıklamalarına bakınca haklı da olabilirler. en kötüsü de o ya. kardeş türkiye a milli takımını ne sanıyorsunuz siz? her turnuvanın gediklisi olan, her turnuvada takır takır top oynayan bir takım mı sanıyorsunuz? türkiyeyi dünya kupasında en son izleyen bir brezilyalı bebe, bugün en az 18 yaşına gelmiş durumda. en erken de bir daha 22 yaşında görecek senin milli takımını da "aaa, bu türkleri hatırlıyorum, ben daha 6 yaşımdayken izlemiştim, dünya üçüncüsü olmuşlardı" diyebilecek. sen kimsin de başkalarını hafife alıyorsun? hem ayrıca, hollandayı da yensen üç puan veriyorlar, izlandayı da. e o zaman izlanda maçı gibi maçlara daha iyi konsantre olmak, daha çok çaılşmak gerekmez mi?

daha çok maç var bu milli takımın önünde. çok zaman da var. ama adım gibi eminim ki bu milli takım daha uzuuunca bir müddet adam olamayacak. tıpkı temsil ettiği millet gibi. çünkü bu millette akıl yok, sistem yok, çaba yok, azim yok, hırs yok, eğitim yok; ama cehalet var, kibir var, kavgacılık var, rant var, kural tanımazlık var... tıpkı milli takımı gibi.

ben anlamıyorum arkadaş. bu heriflerin paralarını neden ben ödüyorum.

futbolu sevebilirsin ama bu ülkede futbolu sevmeyen yahut milli takım bütcesini ödemek istemeyen milyonlarca kişi var. durum böyleyken benim paramı neden carçur ediyorsunuz merak ediyorum.

yani mantığı ne amk. futbolcuların falan aldıkları parayı siktir et. alacakları primlerle bile kaç tane okul yapılır. hangisine ihtiyaç var.

ayranımız yok içmeye, hala nelere para döküyoruz.

ulan amikler, bu ülkede spora katkı sağlamak istiyorsanız her mahalleye park yaparsınız. sporcular yetiştirsiniz. hem de o kadar küçük paralara bunları yapabilirsiniz ki.

zor şey mi amk. ortam issiz öğretmen dolu. aç her mahalleye bi halı saha, koy başına bir beden öğretmeni. hem bir insana iş vermiş olursun hem de gençleri spor eğitimi sağlamış olursun.

ama yok, illa godomanlar daha çok para kazansın.

sizin sisteminizi de sikeyim. sporunuzu da.

su takıma son oynadıkları maça göre yorum yapıyorum izlanda futbolu bile bizden daha iyiydi. atletico madrid'de forma giyen arda turan bile izlanda'nın 10 numarası kadar top oynayamamışken geri kalan takımdan ne beklenir ki, koca takım ersan adem gülüm'ün yaptığı uzun toplara kalmış, fatih hoca emre ve selçuğa hiç sorumluluk yüklemedi. bu futbolla bu gruptan çıkamayız.

milli hislerden soğutan toplama adamlardır.

antin kuntin reklam, açılış, meşhur düğünleri, hayır işleri için imza vs. günlerini çok seven tiplerdir.

sadece bir maç kaybetmiş takımdır. koskoca ispanya bile bir maçta 5 yedi. peki ispanya bitti mi ? hayır. hala çok iyi, kaliteli oyunculara sahipler.
milli takımımızda da hala iyi ve kaliteli futbolcular var. eğer son maçta yaptıkları hataları iyi değerlendirip kenetlenirlerse ilerlemek için çok nedenimiz olacak. zaten grupta ne olacağı belli değil: yıllardır iyi ve organize oynamayan çekler son dünya üçüncüsü hollanda" yı yendi. biz de hollanda" yı yenebiliriz. çekleri yenebiliriz. yeter ki hatalarımızdan ders alalım. yeter ki bir günde rezil, bir günde vezir etme alışkanlığımıza son verelim.
ders alıp kenetlenirsek hala başarabiliriz.

sadece bir maç kaybetmiş değildir. son 3 turnuvaya katılamadık, artık buna da katılamayacaksak kapatalım gitsin. üstelik artık avrupa şampiyonasına 16 değil 24 takım katılıyor, ve biz ilk maçta grubun nispeten zayıf ekiplerinden izlanda'ya madara oluyoruz, olacak iş değil. daha hollanda var çek cumhuriyeti var, işimiz çok zor bu oyunla. nerde o 2002'deki, 2008'deki takım, nerde şimdiki ruhsuzlar topluluğu. bize de yazık lan.