bugün

Boşanmak isteyen koca Y.T., Fethiye Aile Mahkemesi’nde açtığı davada, karısının Yehova Şahitleri adlı gruba katıldığını, din değişikliği nedeniyle eşiyle sorun yaşadıklarını, ortak yaşanılan evin kilise haline geldiğini, evde bu grubun öğretilerinin öğretildiğini, ibadetlerinin yapıldığını, birçok erkeğin ortak yaşadıkları eve girip çıktığını ileri sürdü.Koca, eşinin din değişikliği nedeniyle evliliklerinin temelinden sarsılıp çekilmez bir hal aldığını belirterek, boşanmak istedi. A.T. adlı kadın da karşı dava açtı, boşanma yanında, nafaka ve tazminat talep etti.

adamın boşanma davası için verdiği dilekçe doğruysa yerel mahkemede yargıtayda hukuk tarihine rezalet olarak geçecek bir karar almıştır. ortada şiddetli geçimsizlik var.
doğrudur . bilen bilir yazılarımdan inancım görüşüm aşikardır . bu karar doğrudur adam bozaya leblebiye inanıyor olsa dahi bu onu hakir görme hakkını size vermez bırakın boşanmayı bunu kusur yanlış ayıp olarak algılayamassınız sadece saygı duyabilirsiniz . nitekim bu mevzuda da kusur olarak gösterilmiş adamın inancı .
kafası iyice karışan birilerinin "türbana saldırı" olarak yorumladığı başlıktır. yahu nerede türbana saldırı? ne demişiz ki saldırmış olalım? yargıtayın bir kararını bildirmiş oldum işte... üstelik kararı haklı veya haksız bulduğum yönünde bir yorum bile yapmadım ki yapsam da yine türbana saldırı filan olmazdı.

neyse... bu başlık türbanı put haline getirenleri bir kere daha görmemize vesile oldu. "türban" dedin mi saldırmış oluyorsun bunlara göre!...
bazı anlayışı kıtların girilen entrynin başlığa son derece uygun olduğunu görememesine sebep olan mevzudur.

ne yani? davaya konu olanların "müslüman erkek, yahova şahidi kadın" olması neyi değiştirir ki? alınan karar her türlü din ve inanç farklılığını kapsar. tabi hukuk tekniğinden zerre anlamazsanız anlayamazsınız. ne yani? yargıtayın 3000 küsur din ve bunların kombinasyonları için ayrı ayrı karar mı alması icap ediyor?
"Şiddetli geçimsizlik" tabiri bu gibi pek çok durumu zaten kapsıyorken neyin trollüğü bu anlamadım.
Bazi gerizekali format bilmezler basliga gore entry girilmesi gerektigini bile ogrenememisken hala cahilce sozlukte nasil yazdigi sorusunu akla getirten durum.
kimisinin okuduğu haberi anlamaya yetecek kapasitesi olmadığını görmemize vesile olan tespittir.

analitik düşünme yeteneği ile kastedilen öncelikle haberin doğru anlaşılmasıdır. habere konu olan kararı beğenip beğenmemek ayrı bir meseledir. ne iddia ediliyor? efendim kadınlara pozitif ayrımcılık yapacağız diye sistem saçmalıyormuş! oysa alınan kararın pozitif ayrımcılıkla uzak yakın alakası yok. din ve inanç özgürlüğü, dinin, inancın kişiselliği prensipleriyle alakası var. önce bunu net olarak görelim.

ha, onun ötesinde, "evlilik birliği açısından, inancın kişiselliği prensibinin bu kadar ileri götürülmesi yanlıştır" deniyorsa -ki dolaylı olarak da olsa deniyor- ayrı bir tartışma konusudur.

başlıktaki "türbanlı" ifadesine yönelik itirazların ise bir geçerliliği yok. ne kastedildiği, kimlerin kastedildiği açık. tabi başlık "mümin koca ateist olan karısını boşayamaz" diye de açılabilirdi. fark etmez...

velhasıl önce haberi doğru anla, itirazını doğru temele oturt, ondan sonra itiraz et...
En radikal musluman bile boyle bi evliligin karsi tarafin ateist oldugu ogrenildigi ilk anda zaten gecersiz oldugunu talak vs gerek olmadigini bilir.

Ayrica aptallar kadin evlenmeden once tek esli olacagini ve bosanma hakkinin kendisine verilecegini talep ederse uzerine ne kuma gelir ne de bosanma hakkini yitirir.
haklı olan karar din değiştirme neden nafaka falan almasını sağlasın kadının. Hristiyan olmak veya dinsiz olmak bir kusur değil ki. Yani bu bir talep olamaz tabi boşanmaları lazım orası ayrı.

entry habere göre değil başlığa göre yazılmıştır.
kişinin din değişikliği çevresindekileri de etkiler. kadın evi yehova şahitleri için bir merkeze dönüştürmüş. kişinin dini ve din değişikliği bir başkası ile bağlantısı yoksa evet sadece kendini bağlar. yani eşin bir tarikata girse ve evde zikir ayinleri yapsalar problem olmaz diyorsan o senin bileceğin iş.

türk yargısı sınıfta kalmıştır. anatitik düşünce eksiklikleri olanlarda gelmiş buraya bize akıl öğretiyor. çünkü türban takan herkes dindar değildir. modadır diye takar hoşuna gider takar lakin bu dindar olduğuna delalet ve hatta müslüman olduğuna dairde işaret değildir.
zeka seviyesi malum olan kişilerin haberle alakasız buldukları tespittir.

işte insan analitik düşünme kapasitesinden yoksun olursa böyle saçmalar. neymiş? yargıtay kararından kadınlara sözde pozitif ayrımcılık uygulanmış!... oysa alakası yok. uyduruyor işte!.. kararda "şikayet edilen kişi kadın olduğu için" filan denilmiyor. yehova şahidi olan kocası da olsa aynı karar alınırdı.

sonra? karar hukuka aykırıymış! sebep? "evlilikten sonra değişen ağır bir durum var"... iyi de sana göre ağır bir durum var. yargıtay, muhtemelen aihm içtihatları doğrultusunda, kişinin dininin ve din değişikliğinin sadece kendisini bağlayan bir durum olduğuna karar vermiş işte...

başka? adam kadına neden tazminat veriyormuş! haberde görüleceği üzere kadın da karşı boşanma davası açmış ve haliyle tazminat talep etmiş. o kısmın nasıl sonuçlandığı belli değil. fakat kocanın davası reddedilmiş...
haberle alakasız başlık.
ve verilen karar hukuka aykırı. bir kere ortada evlilik sonrası değişen ağır bir durum var. adam kendi inancında biriyle evlenmişken bir anda kadın inanç değiştiriyor. kadınlara pozitif ayrımcılık yapacağız diye sistem ağır saçmalıyor. evlilik akdi bozulmuş. bir de kadına adam neden nafaka ve tazminat veriyor.
Hukuka aykırı bir karardır. söylenen yalan ile ve birbirine aykırı dini fikirlerle evlilik birliği zaten yıkılmıştır.
Ateist koca boş ol demediği için olabilir. Tabi ki türbanlı kadın bunu düşünmekten men ve pis bir yobaz olduğu için buna karşı çıkamaz.
son yargıtay kararına göre oluşan durumdur.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/28656128.asp

malum, islam'a göre mümin kadınlar da, erkekler de ateist eş alamazlar. fakat diyelim ki söz konusu eş gizli ateist çıktı veya sonradan ateist oldu. islam'a göre evlilikleri geçersizdir ama yargıtay kararına göre söz konusu durum boşanma gerekçesi olarak ileri sürülemez.