bugün

yıllardır gelişmekte olan ülkemizde zenginlik ile fakirlik arasında tam bir uçurum vardır.
bu uçurum aynı siyah ile beyaz gibi birbirine oldukça uzaktır ve doğal olarak da grisi yoktur.
e tabi bu iki katman harici bir de orta düzey vardır.
bu insanlar ne zengindir ne de fakir, bu sebeple bir yandan içlerinde bir zenginlik yaşarlar; bir yandan da doğal olarak o zenginleğe ulaşamayan fakirlik duygusunu tadarlar.
tutarsız fakir işte bu klasmana girmektedir.
orta düzey para kazansa dahi o parayı son kuruşuna kadar yer, köşeye bir yere beş kuruş para ayırmaz, ayıramaz. sonra da dizlerini dövmek suretiyle ahlanıp vahlanır.

işte bu kişi tutarsız fakirdir.