bugün

dolmuş dolmuştur. ayakta bir müddet bekledikten sonra iki üç kişi inmiştir. oturacak yer varken "otursam mı oturmasam mı,buraya kadar ayakta geldim oturursam piçim" gibi düşünceler sarar bedeni. tam o sırada düşüncelerini okurcasına bakan güzel bir kız da karşı koltuktan egzotik bakışlar atmaktadır. o sıra iyice kendini kasan kahramanımız sonunda dayanamaz ve kızın yanına oturuverir. hemen ardından genç kızımızın "müsait bir yerde" sözüyle irkilen kahramanımız artık tamamen mal olmuştur. melankolik,egzantrik,spesifik,triptonik olmuştur iyice. bu da böyle bir anımdır.
başınızı cama dayarsınız. yol akar gider yanınızdan. içerde bağırmalar olmuş ya da anlaşılmayan konuşmalar duymazsınız bile. müzik kulağınızda düşünürsünüz bu hayatın ne kadar ibne olduğunu ve bunun asla bitmeyeceğini... ta ki son durak denilene kadar. inmeyi unutmuşsunuzdur çünkü bunca düşünce arasında. hayatta üstünüzden atamadığınız acılar gibi.