bugün

insanı hem eleme hem kedere hem sevince hem de sağlı sollu gözyaşlarına boğan yanlış anlama.

Yıllardır hoşlaştığım ayfer'i kafede gördüm. Bütün jantilerimi kuşanıp yanına gidip selam verdim;

+ Şey, meraba Ayfer. Ayferdi di mi? Havalar da çok bozdu.
- ya benim sözlüm var. Ondan kurtulunca konuşuruz olur mu?
+ Pardon bacım ben o maksatla değil. iyi günler dilerim.

3 fırtta bitirdiğim onca sigara dumanı arasında yürüdüm, yürüdüm. Kulaklarımda " sözlüm var, kurtulunca konuşuruz" şeysi çınlayıp duruyordu. Kız nişanlı, belli. Ama kurtulmak... Nişanlısını bana mı öldürtecek, sonra da müge anlı'da beni hiç tanımayacak mıydı.

Saatlerce yürüdüğüm yollar, beni yeniden onun karşısına çıkardı. Hava kararmış, astigmat gözlerim karı kızı seçemez olmuştu. 1 metre önümde sureti belirdi ve; meraba antuan, ohhh be sözlüm çok iyi geçti. Hoca kolay yerden sordu. Neyse, eee naber hadi gidip bişiler içelim, dedi.

Ve benim kafa pert..