üç gündür testislerimden kasıklarıma doğru vuran iç burgu sancısının ruhumu acımasızca ele
geçirmesi. ya da ne bileyim sincan yokuşunda geri geri yürürken aniden huysuzlanmak gibi kimi
evreleri. sonuçta çok mutsuzum. onu gerçekten çok sevmiştim. hem de çok...sözlükte şu ana kadar iki hatunla ciddi ilişkim oldu. uzun süreli birliktelikler olduğu için bu konuya yeteri kadar hakim olduğumu düşünüyorum. bana her mesaj atan kızdan önce foto isterim. sonra esmer(ten rengi) olmaları, harika kısır yapabilmeleri ve gülerken normal güzelliklerinin 3.4 katına çıkabilmelerini sorgularım.. zaten bu kriterleri katıldığım her davette verdiğim her mesajda
sık sık yinelerim. yüksünmem. sık sık aynada prova yapmalarını söylerim. mesela julia robert'ın sıradan bir güzelliği var ama tebessümü muazzam. bu örneği de defalarca verdim.

neyse sözlükten kaldırılan hatunla sevgili aşmasına gelmek ve sonrasında da normal bir ilişki gibi ayrılmak kolay olmuyor. daha doğrusu ayrılık sonrası yaşananlar çok farklı. ben sevgililerimden ayrıldıktan sonra mesaj yoluyla diğer yazarlara tüm mahremimizi açarım. işte yatakta nasıl olduğunu akordeon pozisyonunda bana "tontişim" diye hitap etmesini filan ayrıntılarıyla anlatırım. tabi bu kadarı kesmez beni. girilerimi de özel yaşamımızdan seçer, daha doğrusu küçük orospuluklarını, aramızdaki şifreleri, mesela ikimizin şarkısını, şiirini, taşak geçtiğimiz hep aynı dilenci, köprüdeki 7 numaralı gişe memuru ve itinayla seçtiğimiz özürlüyü çaktırmadan girilerime yediririm. aslında tek amacım onu konsept dahilinde tahrik edip, sinirlerini zorlayıp sözlükten uçurmak. aynı ortamı paylaşmak istemem çünkü. ne bileyim ya sevgililerimden ayrılınca arkadaş kalamadığım gibi aynı sözlükte de yazmak istemiyorum.

offf allahım gene aynı sancılar içindeyim. ne yapabilirim inan ki hiçbir fikrim yok. duvarlar
üstüme üstüme geliyor. çok yalnızım.
(bkz: siber seks te karıcım demeyince terk edilmek)