bugün

"içinde ölü bir kelebek gibi tıkanıp kalmış biri için dünyanın kendisi kötü bir düştür"
- staj yapmak çok sıkıcı

- erkek arkadaşımın olmaması da çok sıkıcı

- klavyemde türkce karakterlerin olmamasi da cok sikici...
Birinin birine edebilecegi en buyuk bedduayi yuzune ettim . Daha da muhatap almaz ve almamali.icimden gelerek olmasa , sadece soz olsa da beddua bedduadir.
leyladan geçme faslındayım ve mevlayı bulma yollarında elbet. kafam allak bullak. netleştiremiyorum görüntüleri. hele o. bir görünüp bir kaybolan. serap mı? hayal mi? yoksa imkansız mı?
gidiyom ya ben. tıp için gidiyorum aq. bu inişimin bi çıkışı olursa çıkışta ortalığın amına koyucam net.
ülkemde mülteci, suriyeli istemiyorum.
unlu komedyenlerden birinin cagirdigi orospularin ustune sictigini öğrenince sasirmistim.
(bkz: dirty)
tamam, sokakları sel almıştı. suyu bebek bezi gibi çektiği için ekstra ağırlık kazanan spor ayakkabılarımla ceylan gibi sekerek evime gidiyordum. yazdığım gibi, sokakları sel almıştı ve dolu yağıyordu. kapı önüne gelene kadar ıslanmayan yerim kalmadı. sokakları sel alsa da sadece yağmur yağıyordu.
işte tam da bu noktada aklıma tükürmek istiyorum. kapının önünde düştüm. suyla birlikte ağırlaşan ayakkabım mermer zeminde bir güzel kaydı. şemsiye kırıldı, bir güzel kalıp gibi olmuş kot pantolonum yırtıldı ve kaval kemiğime güzel bir darbe aldım.
bu kadar basit bir olayda aksiyon yaşamak çok utanç verici ulan!
çaylak olmak beni çok derinden yaralıyo sözlük

entrylerin ortalama 100 karakter olması gerekiyormuş, artık çok kısa entryler giremeyeceksiniz o yüzden dikkat edin kısa entry giren yazarlar.
lisedeyken psikopat bir öğretmenim vardı benim.
herif yoklama fetişistiydi resmen.
öğretmenler zili çalınca sınıfa koşarak girip yoklama alıyodu. herkes sırasında oturup o dersin kitabını açıp beklemek zorundaydı. başka dersin kitabı da olmuyo.
üniversite hazırlığındayken onun dersinde başka dersten test çözen kızın kitabını alıp camdan aşağı attı bu adam.
suratı kıpkırmızı oldu adamın "bana yapılır mı bu? he yapılır mı?" diyo bi de. *
hiç unutmam bir kış günü ilk teneffüsteyiz. kışın en soğuk dönemi. erzincan da yaşadığımız için kışlar baya bir sert geçiyo. bu adamın sınıfında * okul kıyafeti dışında bir şey giymek yasak olduğundan titriyoruz. gitmişiz kaloriferin yanında donmamak için mücadele veriyoruz. * o mücadele içinde zili duymamışız. hoca sınıfa bi girdi biz birden ışık açılında etrafa kaçışan böcekler gibi dağılmaya başladık hoca elini kaldırdı. "durun. kimse kımıldamasın" dedi. o vaziyette bizim numaralarımızı aldı ve bizi teker teker yok yazdı. sonra da zorla dersi dinletti.
itiraf dedigin yasanmis acilar, mutluluklar veya komik anilar uzerine olur sozluk. ama benim yasanmamisliklar uzerine kurulu bir itirafim olacak... yakin sayilacak bir arkadasimin sevdigi ve onunda yakin bir arkadasinin benden hoslandigi cocuk bana karsi birseyler hissetmeye basladi. zaman gecti bende ona...imkansiz gibi degilmi ikimizinde yakin arkadaslari bizleri severken. ama degil daha imkansizi var. beni sevdigini fakat bana gelemeyecegini soyledi cunku ailesinin kan davasi vardi. beklerdim be sozluk 3 yil 5 yil bir omur beklerdim, mucadele eder, sabreder, hayatimdan odun verir giderdim pasinden ama o benden uzak durmaya basladi, konusmamaya basladi. diyemiyorum gururu incinmesin diye seni beklerim diyemiyorum ki zaten baskasinin mutsuzlugu uzerine mutluluk kurmakta istemiyorum. Allah a siginiyorum, masumiyetimizi, yasanacak guzel anilarimizi, caresizligimizi dusundukce icim aciyor fakat tevekkulde israr ediyorum...
-bu ne lan böyle sözlük, küf tutmuş sayfaların!
-gerçi suç benim, oldu epey uğramayalı buraya.
-hadi mi dedin? döküleyim mi? oldu paşam, eyvallah. oturmaya mı geldik buraya? döküleceğiz elbet.
-anladım ki herkesin hayatı zor!
-ve yine anladım ki buradaki ince ayar bu zorluğun kişiye etkisi belirliyor.
-sen bıraksan onlar bırakmazlar dimi? evet evet di!
-bu kadar zor olacağını inan tahmin etmedim. işler güçler derken...
-denkleştiremedim alamadım davulu.
-bi çoştuk şöyle, şunu bunu yaparız diye de..
-en iyisi motosiklet almak, dimi? borcunu nasıl ödeyeceğiz lan?
-kaçak sigara iyidir. iyi olduğundan değil be, laf olsun, kendimi ikna edeyim diye.
-"yaa himmet ağa, kaldık mı şimdi bi çuval altınla koca şehirde beş parasız" misali kaldık mı böyle şimdi!
-kendi hayatım için oluşacaklar pek umrumda değilmiş, farkettim.
-başkalarına zarar vermekten, yanlışa sürüklemekten korkuyorum, istemiyorum.
-demek ki neymiş, herkesin içinde yüze bakarak konuşmak gerekirmiş. malum iş hayatı!
-hayat ne garip, kablolar filan! biri deseydi bu işten para kazanacaksın, ne derdim? tabi ki has.siktir!
-itiraf etmek neden rahatlatır ki lan? itiraf etmeyince suçlu mu oluyoruz? sokay.m psikolojiye be!
-rutin hayat,rutin hayat! ohhhh yeeesss, ne güzel geldi!
-demek böyle böyle beyazlaşıyormuş saçlar. ben bir gecede oluyor sanırdım.
-o değil de, bu yazda böyle gitti gider. maceralar göçeli çok oldu be!
-bağzı günler mutsuzum bağzı günlerse huzursuz,ama sen bilsen yine sonum yok! haluk, son 10 yıldaki en iyi işin bu olmuş.
-şarkı sözlerini kafam almıyor artık, 28 kez dinledim, halen takıldığım yerler var. haydi, şimdi format atma zamanı.
-imkanlar... kimine veriyorsun kimine vermiyorsun. aha da dünyanın tanımı.
-herkesin kurduğu hayallere dahil olmak bana pek ilham verici gelmiyor.
-bir mekan olsun, az gelen giden olsun, kazancı az olsun; ama benim olmasın. var mı lan!
-bilge sessizliğine demir atmak...hmm, güzel.
-gel 2015 yazı gel, atılım yapma zamanı. bırak bu işleri, gir teşkilata, yap işini.
-işler bekliyor mu? beklesin.
-hesapladım, 50 gün daha kazasız belasız atlatabilirsem sıfıra tırmanıp antonyus gibi salınacağım. sonrası ya tsk, ya da s.kimden aşağı kasımpaşa! diren bedenim ve ruhum! sonrası ferah!(nah ferah)
-boka saplanıp kalmak bir seçenek midir değil midir? hahayyt, geçti 19'lu yaşların, yok öylr artist iddialar!
-hayatın asıl rengi gri olsa gerek. her şey maraton koşusundaymışçasına gri'ye koştuğuna göre...
- hoşçakal sözlük!
- allahaısmarladık sözlük!
- görüşürüz sözlük!
- şişştt sözlük, sana söylüyorum , görüşürüz!
karakoldaki polisi neyse de savcıyı nereye şikayet edeceğim ya?
twitter da ne yazacağıma bir türlü karar veremiyordum. o zaman bir fake hesap açayım da her aklıma geleni yazayıp dedim.

açtım hesabı aklıma geleni yazıyorum falan. sonra biraz da takipçi yapayım kendime dedim önüme geleni ekledim sonra

önüne gelen beni eklemeye başladı onlar yüzler derken şu an ben anlayamıyorum kaç takipçim oldu. şimdi acayip bir kaos

ortamı var kim ne yazıyo belli değil. kimseyi

liselisi ayrı, sporcusu ayrı, aşk acısı çeken ayrı, komikli olanlar ayrı kafam balon gibi oldu amk.

hani otobüsteki kaos diye bir video varya twitter sayfam aynı o durumda şu an bi ağlayan bebek eksik.
Komşunun köpeğini delirtmeyi çok seviyorum. Kedi sesi filan yapıyorum kuduruyor hayvan. Sabahın köründe beni uyandırmasa çok daha iyi anlaşabiliriz aslında.
Bugün sanki bir şeyler olacak gibi. Beklemediğim şeyler. Öyle garip hissediyorum ki .
laptopumda oturmus Duman dinliyorum. sanırım alerjim var burnum devamlı akıyor. tam burnumu silip Duman'ı dınlerken annem kapının önünden geçiyordu. dediği şey: bide bu adamı dinleyip aglıyor musun, nasıl da bagırıyor.

büyüklerin bu sözlerinin sevimli olmasına karşın genc oldugumuzu düşünmeden 40 yasındaymısız gibi davranmamızı istemelerinden,

büyükleri geçtim kim olursa olsun senin hoşuna giden seyleri sırf kendi sevmıyor diye elestirmesinı ve ustten bakmasını hazmedemiyorum.
Dort sene once falan mesajlastigim bi kiz muhabbet bitince bes on tane ".d" yapip yollardi. Ne anlama geldigini cozememistim ama ben de aynisindan yolluyodum.
itiraf ediyorum bir şerefsizi sevmişim yeni anladım. yazık olmuş 1.5 seneme adam sandım emek verdim itlik yaptı.
Babami cok ozledim
NOT: olmedi arkadaslar 7 gunudr goremiyorum birazdan gelicek ama babasiz hicim ben.
geçici hevesinin tadını çıkar,
ikimizden biri yarın bıkar.
çok sıkılıyorum sözlükte. entry giresim bile gelmiyor.
çorabın parmak uçları yırtık..
Son kez çooook yedim... bundan sonra rejimdeyim... ve şekerden ekmekten vazgececegim.
Sözlük trafik polisinden yüzyılın ayarını yedim. Yok böyle bişey.

Yazlığa gidiyorum yolda bitane bmw ile takıştık nasıl yardırıyoruz yolda.
Ben yapıştırıyorum o yapıştırıyor.
Bi ben öndeyim bi o. önümüze gelen araçları makaslıyoruz kıyasıya gidiyoruz.

Bi ara yol tek şeride düştü çevirme var haliyle hızımız seyir hızına düştü.
Ama önde ben girdim sözlük.

Neyse polisler hem beni hem de bmw'yi durdurdular.

Ehliyet, ruhsat bir iki soru. Sonrasında aramızdaki konuşma :

Trpol- beyfendi bmw ile radara takıldınız su kadar lira cezanız var.

Ages- bu cezayı kabul etmiyorum. Yolda radar olduğunu dair bir işaret yoktu ceza kesmeniz yasalara aykırı.

Sırıtıyorum falan bunları derken polisi bozmuşum üstelik ceza da ödemeyecem nasıl götüm kalktı öyle böyle değil.

Ben sözümü bitirdim sırıtmaya devam ederken polis bana öyle birşey dedi ki itin götüne soktu soktu çıkardı.

Trpolis- beyefendi 230 ile giderken radar işaretini görmezsiniz tabii ki !

Burdan çıkarılacak ders Evet beyler siz siz olun hız yapmayın hız kötü bişey.