bugün

yav arkadaş yazmayayım artık sinirlenmeyeyim diyorum ama olmuyor. ciğerim yanıyor amk. ya ben bu ülkede kafayı yicem sonunda. ulan adamların cenazeleri daha yeni toprağa kondu ama hemen sızlattılar kemiklerini. holding basın toplantısı düzenliyor, tüm yetkililer ağız birliği etmiş bizim suçumuz yok diyor. be amına koduğum kim suçlu lan kim? yaşam odası var mı? yok abi...zaten olsaydı da yangının çıktığı yerde olmayacaktı orada en fazla beş kişi ölmüştür diyor yahu pişkinliğe bak. lan yarrak kafalı o 5 kişinin canı can değil mi? yok şöyle büyüttük işletmeyi yok böyle geliştik. amını siktiklerim oraya reklam yapmaya çıkmış sanki. toplantı bitmeye doğru sonunda maden işçileri suçlu diyeceklerdi neredeyse. lan allahınızdan bulun şerefsizler. bir de utanmadan arabalarımızla giremedik madene diyor. ay canım kıyamam ya inip yürümüş ayakları acımış. allahsızsınız lan hepiniz.
işverenin klasik pişkinliğidir.

''Türkiye'nin en ileri düzeydeki teknolojisine sahip olan bir madenden bahsediyoruz'' adam türkiye diyor dikkat ederseniz, dünya diyemiyor. peki soruyorum o zaman türkiye'de madencilik sektörünün en ileri teknolojisi nedir? iş güvenliğiyle ilgili ne gibi ekstra önlemler vardır? allah aşkına masal anlatmayı bırak lan. nasıl bir yüzsüzsün ki sen çıkıp '49 senedir sektörün içinde olan, küçük bir işletmeden büyük bir işletmeye geçen biriyim' diyebiliyorsun hiç utanmadın mı ticari kazanımlarını, başarılarını anlatırken? kaza vb olayların meydana gelmemesi için ne gibi bir çalışma yaptın da, ''kaza ve benzer olayların asgari düzeye indirilmesi için çaba harcadım'' diyebildin. bu kadar içi boş konuşmalar yaparak kamuoyu vicdanını rahatlattığını mı sanıyorsun sen? bence sen sıçtın arkadaş sıvayayım derken dahada boka bulandın. birey olarak seni affetmiyorum, halk'ta affetmeyecektir, gerisini de allah bilir.
Kafasız insanların söylediği sözdür.
türkiye'nin şaşılmaması gereken durumlarından biri. nerede bir başarısızlık ve ihmal varsa tek bir allah'ın kulu bile bunu üstlenmez. ama bit kadar başarıdan bile hepsi pay çıkartır. bu mantıkla suçlu tabi ki madenciler. nasıl bir yaklaşım bekliyordunuz ki?
(bkz: 16 mayıs 2014 hüseyin çelik basın açıklaması)
o da bir şey mi? oluşturulmaya çalışılan tepkilere bakılırsa "madencileri yılmaz özdil öldürdü".

- madenleri özelleştirenlerin

- ilo'nun yaşam odası zorunluluğu getiren 167 sayılı sözleşmesini, patronlara masraf çıkmasın diye imzalamayanların

- devlet denetleme kurulunun 2011 yılındaki raporunu takmayanların

- denetimde kusur bulamayanların

- bugün günah keçisi ilan etmeye çalıştıkları şirketle daha düne kadar göt göte verip miting düzenleyenlerin

- chp önergesini reddedenlerin

- istifa etmek yerine viktorya dönemindeki maden kazalarını örnek gösterip, "normaldir. bu işin fıtratında var" diyenlerin

- bunların destekçilerinin alayının

zerre kusuru yoktur.
intihar mıdır yani ? sizde artık kafanıza şunları yazın: ölenlerin sayısı bile belli değil 1 tedbir, önlem yok 2 denetlemeler reddediliyor 3 cenaze yerinde adam dövülüyor 4 haklarını savundukları için tehdit ediliyor susturuluyor 5

daha siz neyi nasıl savunuyorsunuz yahu ? yeter be ! madenciler mi suçludur yani ? suçlu vardır oda kurumlar ve yetkililerdir, bunlarıda idare eden başta başkanlardır.