bugün

sen git, otoparka 5 kağıt bayıl, sinema biletine 10 kağıt ver, sinemaya girmeden önce "bir kahve alıp gireyim bari, kahvemi yudumlarken film seyredeyim bari" de, ardından satıcı sana piyasadaki en pahalı hazır kahveyi satsın. sanki filmi beverly hills'deki galasında başrol oyuncuları ile yanyana oturarak seyrediyorum da o kahveye 5 lira vericem. bu cafelerdeki fiyat politikasını anlayan beri gelsin.
bi kere geldin donuna kadar almadan bırakmayız zihniyeti hakimdir. o tarz yerlerin bakıldığı zaman sadece sinema müşterileri vardır. geldin mi filme sen istemesende yanındaki sevgili kişisi bir şeyler isteyecek. eeee haliyle adamda bunu biliyor. kitliyorda kitliyor.

o cafe sahibi adamalrdaki zihniyet şuda olabilir. bu adam gelmiş sinemaya 10 kağıt vercek benim mısırıma kolamada versin benim neyim eksik diye düşünüyorda olabilir. yazıklar olsundur.

sürümden değil az ama öz satıştan kazanma zihniyeti hakimdir. nasıl olsa bir alışveriş yapan çıkıyor. hedef kitle godomanlardır.
hayatın her alanını işgal etmiş vaziyettir. kitap alıyım dersin paran yetişmez, çizgi romanlar olmuş ateş pahası, şuracıkta 2 tek atıyım dersin kol gibi hesap gelir. sinema desen zaten divx işi çıktı çıkalı tarihe karışmak zorunda kaldı ekonomik darboğaz sebebiyle. ah ulan kapitalizm, ah ulan tüketim toplumu tükettin beni. üretim fazlası olmayanlar hala kültür-sanat ın üvey çocuları. atina aynı atina. kahrolan bir halt yok varoluyor paranın saltanatı.
"içeriye her türlü yiyecek ve içecek madde sokulması yasaktır" uyarı tabelası girişe asılarak ekmeğine yağ sürülen ölü s.kicilerdir.
otobüs mola yerlerinde 1 litrelik le kolanın 3 lira olduğunu görmemiş insanın sözüdür .