bugün

10 yıl cıkıp evlenenler haricinde, butun sevgililerin bir ara, zaman zaman, cok sık aklından gecen sey.

evet aglayıp durma, seni terk etmeyi dusunuyor. sorup durma bunu. herkes yapar bunu, herkes zaman zaman ayrılmak ister. kac kere ayrılmak istedin ve vazgectin? simdi su an sana yaptıgı zaman mı kotu terk etme fiili...
kendimiz istediğimizde gayet normal gördüğümüz fakat karşı tarafta böyle bir hakkın olabileceğini unuttuğumuz eylem.

herşeyde olduğu gibi, bunda da adam gibi yapıldığı takdirde saygıyla karşılanması gerekendir. o sürekli sevgili değiştiren tipler için konuşmuyorum elbette ki. onları kaale alan kim?
istemek ama becerememek bazen.
tamam bu sefer söyleyeceğim kararını alıp defalarca, yine yapamamak. hala aşık olduğun için mi peki? ondan kopamadığın için mi?
yoksa kıyamadığın için mi paylaşımlara...
sen terk edemedin de anlamadı mı sanki bir şeylerin ters gittiğini? o da çaresiz belki.
belki kaybetmek istemiyor, seviyor...
her en kararlı tavrını takınıp sandalyende dikleştiğinde anlıyor ki kaçınılmaz son gittikçe yaklaşıyor. ama vazgeçirmesi lazım ya, belki de geciktirmesi... gece boyu düşünüp hazırladığı sürprizi çıkarıyor cebinden.
yine bir şey söyleyemiyorsun.
daha tutmadığın sözler var, bir söz daha veriyorsun ama bu sefer kendine; sözler vermeyeceğim artık... belki daha kolay olur ayrılık.
bir tutamayacağın söz daha.
terk ettiğinde o rahatlama hissi nerelerdedir acaba?
nasıl rahat olasın ki bir zamanlar aşık olduğun insanın acı çektiğini bilirken.
yenisiyle değişmesi gerektiğini anlamaktır.