bugün

yıllardır birlikte olduğunuz sevgilinizi, zaman gelip artık tanıyamadığınızı anlamaktır. bakışları, haraketleri, konuşmaları, ilgisi değişmiştir. bu o mu dersiniz içinizden? sitemler edersiniz, bağırır çağırırsınız ama nafile.. o artık farklı bir dünyada yaşıyordur ve kendiniz söyleyip kendiniz dinlersiniz.. içinizde garip bir sıkıntı, yüreğinizde bir hüzün gittikçe uzaklaşırsınız ondan...
+ aşkım sen misin?

- yuh, iki senelik svgilini tanımadın mı?

+ napayım be, suratına bi ton makyaj yapmışsın. anan bile tanımaz seni bu halde. şimdi çabuk git sil o yüzündeki boyaları. ama ruj kalsın onu ben kendim silecem.

- tawaw hehe.
miyopsa doğaldır.
tanımak istiyorsan kavga et. ee ne demişler adam dediğin kavgada belli olur.

selam olsun azizim!
çirkefleşerek kavgalar eşliğinde bitirilen bir ilişkiyse iki tarafın düşüncesi de aynı olur;

(bkz: ben böyle bir hayvanı nasıl sevebildim)
farklı bir nick kullanarak geldiğinde olası bir durumdur.
insanların zaaflarını, kusurlarını ve hatalarını gizlemekten zevk alması yüzünden her ilişkide olabilecek bir yabancılaşma durumu.

bazen seneler geçse de tanıyamazsınız ve bu sizin sorununuz değil. güven mi? boşverin çok fazla güveniyorsunuz.sevgi mi? çok fazla seviyorsunuz ama hiç göstermiyorsunuz, belki de sevgilinizi hatalara siz gark ediyorsunuz? bazen bunu başınızdan savmak için yapıyorsunuz.

insan... tuhaf bir varlık, kendi egolarıyla başedemezken karşısındaki insanın tüm egolarından arınmış olmasını ister. aslında herkes, düşüncede tasarladığı o varlığı severken, gördüğü her bedene onu giydirmekten vazgeçse, kimse bu kadar hayal kırıklığına da uğramaz.

sonuç mu? sevgilinizi tanımıyorsunuz evet. o sizin istediğiniz kişi gibi görünmeye çalışıyor, sizde onun istediği kişi olmaya çalışıyorsunuz. iki kişiden birisi oyundan sıkılınca da sorun çıkıyor.
olay bundan ibaret.
içkinin yan etkileridir.
(bkz: sarhoştum hatırlamıyorum)
yıllardır yan yana olmaya çalışır uzaktan devam edersiniz üstesinden beraber aşılan şeyler çoktur, bir gün gelir o gözler donuk bakmaya başlar o gözler istemez seni, o eller tutmaz ellerini arkasından gidişini izlersin sessizce ve hayret etmeye ondan sonra başlarsın uzaktan görünce bunca yıldır yanında olan insanı aslında hiç tanımadın sen hemde hiç önce kendini suçlarsın neden diye sonra bakarsın ki aslında hiç istemeyen zaten hep oymuş gitmek isteyen oymuş ee o zaman tek bir cümle kalır geriye siktir git ve benden aldığın yılları geri ver onları sen hakketmedin. beni hak etmeyen sensin ben değil. çok üzüleceksin hemde çok. ruhuna dokunduğumu ne kadar çabuk unuttun.