bugün

Normal öğünlerde geçiştirmelik bir şeyler yaparken misafir geleceği zaman sofrayı donatan annedir. Insanı derin düşüncelere sevkeder.
geçim derdindedir, kısıtlı bütçesi vardır.
eli öpülesi annedir.

elinden zehir olsa yenir.

az kıymet bilin be.

üç yıldır yalnız yaşıyorum,

yemin ediyorum ankara ya gitsem de annem taş pişirse onu yesem diyorum kendime.
10 seneyi gecti gormeyeli ve domates peynir koysa bir ekmegin arasina dunyanin en guzel yiyecegi olur dedigim annedir. ellerinde sihir olandir.

edit: bu yaziya eksi vermek nasil bir dunya anlamadim ben. kufur yuzunden cok caylak oldum onun icin susuyorum amk.
anneler her zaman ailenin bütçesini kasmayacak şekilde en güzel yemekleri yapar. ama misafir durumu başkadır, misafire güzel ikram yapılmazsa ailenin onuruna leke sürülmüş olur. en azından bizde böyleydi.
(bkz: bana masal anlatma) filmindeki anne rolündeki kadının yaptığıdır

Bu arada film Türk filmi ortalamasının çok üzerinde. Burak Aksak'ın ilk uzun metrajlı filmi olmasına rağmen olağanüstü başarıya sahip
aile efradına çok ayıp eden anne. sar bi' yaprak yesin çocuklar be teyzem.
eski Türk gelenek ve göreneğidir... günümüz anneleri için söz konusu bile değildir.
iki yüzlü, çıkarcının tekidir. Anne diyebilene helal olsun.