otobüste yer verme sorunsalı

çelişkili bir sorunsaldır. iyiki bi gençsin, iyiki uyumuyosun oturduğun koltukta, başına dikiliyor bir abla ya da abi, gözünün içine bakıyor kalk kalk der gibi. iki dakka rahat vermiyorlar. hayır anlamadığım neden otuz yaş üstü elli yaş altı insanlar kendilerine yer vermemiz gerektiğine bu kadar ikna oluyorlar. neden? hasta değilsin yaşlı değilsin çocuklu değisin gazi değilsin nesin sen? iki ayağının üzerinde duran bir insansın sonuç olarak. ha desen sen bunlara teyze amca o zaman nasıl zorlarına gider.

gözüne bakan o ablanın senin kız kardeşin,annen,teyzen,ninen olduğunu varsaydığında daha mantıklı kararlar verilebileceğini düşündüğüm durum.
öyleki bir gün senin annen,teyzenninen,kardeşin de otobüste iken gelip benim başımda dursaydı şahsen yer verirdim ve bugün senden teşekkür iletisi almam kaçınılmaz bir ihtimal olurdu.

hasta, yaşlı veya gaziliğinden öte bir bayan olması durumu vardır ortada.malum fordçu dediğimiz tipler bol miktarda üremekte halk otobüslerinde.Her binen tiki bebeye de yer vermemek lazımdır.Orta yaşlı bir bayansa veya suratından yediği fordun acısı okunan bir genç kızsa yer vermek boyun borcudur vesselam.

ayakta duranın vaziyetine ve ayakta durabilme yetisine göre değişecek durumdur. ayakta duran bir kadınsa ve çevresinde rahatsız olabileceği ya da edilebileceği kadar erkek varsa o kişiye yer verilmesi gerekir. ayakta duramayacak kadar kişi yaşlı ve ayakta durması yakışık olmuyorsa ise ona da yer verilir. tabi bu sorunsal oturan kişinin o an ki iç haliyle de ilişkilendirilebilir.

gereksiz ajitasyon yapmaya gerek olmayan durum. tanrı sağlığı boşuna vermemiş. kızkardeşim sağlıklı ve kırk yaşındaysa edebiyle ayakta dursun. başkasına yük olmaya gerek yok!

gerçek bir sorunsaldır, çeşitli düzmece oyuncukları bile vardır; gençlerin genellikle deli gibi test çözüp -vatana millete sahip çıkacam ama sana yer verırısem 3-5 soru kacırabılırım, herşey bizim için..- ayağı yapması ya da genç derin bir uykuya dalmış numarası yapar, yerinden olmamak için.. yaşlıyı görse elbette yer verecektır. ama uyumaktadır.

tahmini olarak kendisinin fordçu olduğunu sandığım yazarın problemi.

40- 50 yaş arası, özellikle kadınların başınızda dikilerek ve bazen de size sürtünerek, ayakta duramıyorum demeye çalışarak, kötü kötü bakarak yer vermenizi istemeleridir. tıklım tıkış otobüsün diğer ucunda bir yer boşaldığı zaman, onca insanı yararak geçer ve büyük bir rahatlıkla oturarak "oh beeee!!! beyefendi baraz kayar mısınız oğlum da sığsın şuraya." diyerek iki kişilik koltuğa sığmayacağını bile bile, üç kişiyi oturtmaya çalışır. amacı adamı oradan kaldırmak ve oğluyla dilediği yere dilediği gibi gitmektir. adam kalkmazsa adam kötü olur. ama kalkarsa da "şu memlekette bayana çocuğa yer veren yok." diye yakınır. çocuk artık ergendir. 13- 14 yaşına gelmiştir. annesinin bu davranışlarından utanarak yolculuğu ayakta ve annesinden mümkün olduğunca uzağında geçirmeyi yeğler genellikle.

Gerçekten önemli bir mevzudur. Şöyle ki örneğin otobüste yaşlı birisi var bay bayan fark etmez ya da çocuklu birisi var yaşı cinsiyeti fark etmez ya da engelli bir vatandaşımız var ve bizimde sağlığımız yerinde çok şükür bir sorunumuz yoksa Elbette o kişileri yer vermemiz bir insanlık borcudur. Çoğu zaman başımıza gelir benim de gelmiştir okuldan,işten çıkarız bütün gün çalışmışızdır başımız çatlıyordur,bırakın yürümeyi ayakta durmaya dermanımız yoktur o zaman bunu düzgün bir dille aktarmalı başkasından yer bulmasını otobüste birçok insan olduğunu anlatmalıyız.

her canını sıkan şeyi sorunsal gören zihniyetin yeni derdi.

her şeye tamam da, bayana yer verme meselesini nezaketle bağdaştırmak biraz yapmacık gelmektedir. ağır hastalığınız vardır ya da deliler gibi yorgunsunuzdur ve ayakta duramıyorsunuzdur. kadın gelir ve gözlerinizin içine bakar. yorgunum deseniz olmaz, ciddi ciddi cinsiyet eşitliği problemi var bu memlekette *

yaşlı teyzedir,hamiledir,sakat veya bir özrü vardır eyvallah.ama sn okuldan geliyosundur.ablacım akşama kadar gezer,alışveriş yapar sonra otobüste yer bekler.veresin yoktur ama etiğe göre vermen gerekir.halbuki içinden gele gele vermek en güzelidir.