ormanları kesip küresel ısınmayı önlemeye çalışmak

başlı başına bir çelişkidir.
dünya bugün bu çelişkiyle karşı karşıyadır. 20.yüzyılın başlarından itibaren dünya'da ki ormanların neredeyse 3de 1'i yok olmuştur ve diğerleride bu tehlike ile karşı karşıyadır.
bu işi yapan zenginler ve para delileri daha sonra çarkedip, ''küresel ısınma için ne yapabiliriz?'' gibisinden nutuklar atmaya başlayıp, hayıflanırlar. kendilerinin yokettiği dünya'yı tekrar kendileri kurtarmaya çalışırlar.
çözüm burada değildir, çözüm böyle insanların yokedilmesindedir.
sen ormanları yokedersen elbet küresel ısınma olur, elbet dünya'da çölleşme artar...

realist bir şekilde bakılırsa aslında olmayan bir çalışmadır. ağaçların kesilmesini bir yana bırakalım, sözde sera etkisini azaltmak adına karbon ticareti diye bir sorunsal ortaya çıkmıştır ki insanoğlunun aklı bu kadar mı kıt olur diye düşündürür. sera gazlarını batıda yaymak yerine zavallı coğrafyalara yaymakla insanın eline ne geçtiğini anlamak imkansızdır. buzulların erime hızını vargücü ile arttırıp sonra da bölgede hak iddia etmeye kalkan devletler de bunun cabasıdır.