bugün

gabriel garcia marquez'in on sekiz yıllık bir zaman diliminde aralıklarla tekrar tekrar kaleme aldığı kısa öykülerinin bir araya geldiği kitap. kitabın önsözünde marquez neden on iki, neden öykü ve neden gezici olduklarını çok güzel anlatır.

''...''uyuduğunu bilmek senin, kuşkusuz, güvenlikte, insanın kendini bırakacağı sadık bir nehir yatağı gibi soylu, elim kolum bağlıyken öylesine yakınımda, '' diye düşündüm, gerardo diego'nun ustaca sonesini şampanyanın üzerindeki köpüklere bakıp tekrarlayarak. sonra, koltuğumu onunkinin hizasına indirdim, birbirimize iki kişilik bir yataktan daha yakın yatıyorduk. soluğunun sıcaklığı, sesininkiyle aynıydı, yalnızca güzelliğin kendi kokusu olabilecek hafif bir buhar yayılıyordu teninden. inanılmaz geliyordu bana: bir önceki ilkbaharda, yasunari kavabata'nın güzel bir romanını okumuştum; kentin en güzel kızlarını uyuşturucuyla kendilerinden geçmiş bir halde çırılçıplak yatarlarken seyredip kendileri de geceyi aynı yatakta aşk acıları içinde kıvranarak geçirmek için çok büyük paralar ödeyen kyotolu yaşlı burjuvaları anlatıyordu. onları ne uyandırabiliyorlar ne de onlara dokunabiliyorlardı, buna kalkışamıyorlardı bile, çünkü asıl zevk onları uyurken görmekti. o geceyi güzelin rüyasıyla uykusuz geçirirken, yaşlılıkta tadılan bu ince zevki yalnızca anlamakla kalmamış, onu dolu dolu yaşamıştım da.
''kimin aklına gelirdi,'' dedim kendi kendime, özsaygım şampanyanın etkisiyle incinmiş olarak, ''bu kadar yüksekte yaşlı bir japon olacağım.''...''
uyuyan güzelin uçağı (on iki gezici öykü)- gabriel garcia marquez