bugün

tipik bir roman cümlesi. ölümle burun buruna gelmek durumu, ölüme yaklaşma, korkunun ecele faydası yok sözünün teselli edemeyeceği durum.
-ulan bu soğuk nerden geliyo
-benim azrail
-anağaaa ya abi ölecek miyim şimdi ben
-yok ,öyle bir hisset diye uğradım
-abi yapma gözünü seveyim ya
-tamam tamam gittim
başka bir ifadeyle, ölümün soluğunu ensesinde duymak.
ölüm korkusu ile yaşamak, her an öleceğini beklemek.
birçok farklı durumda hissedilebilecek ölüm; zaman zaman kişiyi teğet geçmesi, zaman zaman hastanelik olunması, ya da ilerleyen yaşla hissedilebilecek soğukluktur.

niye soğukluktur ? şöyle açıklayacak olursak; ölümün soğuk olması kısaca dünya üzerinde kişinin daha yapacakları olmasına eşdeğerdir. ne kadar çok yapacak ya da yapmak istediğiniz şey var ise, ölüm o kadar soğuk gelir size. ve önüne geçemeyerek korkuya dönüşür, tüyler diken diken olur, gözler dolar...

farklı durumlarda hissedilir bu korku. kimi zaman bir trafik kazasında son anda hastaneye yetiştirilen kimse yaşar bu soğukluğu, kimi zaman serseri bir kurşunun saçlarını sıyıran kimse. kimisi intihar etmek ister; bir köprüden yaka paça alınır. kimisi ortalama 65 yaş sınırına ulaşmışken hisseder kimisi yatalak başkalarına muhtaçken. ama hepsinde ortak olan tek şey, dondurucu bir soğukluktur. zira zamanında yapamadıkların aklına gelir. kalbini kırdıkların, hakkını yediklerin, bir hiç uğruna koskocaman bir hiç uğruna yaktığın canlar.

ama tüm bunlar aklına geldiğinde, sana tekrar bahşedilen bir hayatın vardır. bu sende ki tüm umut kapılarını ardına kadar açar. yeni bir hayata başlamış olursun. geç değildir hiçbir şey için; elin telefona sarılır. ardı arkasını kesmediğin haksız olsan dahi özür dileme hissiyatına kapılırsın. bir nevi pollyannacılık oynamaya başlarsın yani yapman gerekeni yaparsın. hayatta geç kaldıklarını yaşarsın. çocukken yapamadıklarını yaparsın. kısaca hayatı dolu dolu yaşamaya başlarsın. vaktinin kıymetini anlarsın. hissettiğin soğuk tüm hücrelerinin kan dolaşımını hızlandırmasından olsa gerek daha bir sağlam basarsın yere, her an ölecek gibi yaşar, her an yaşayacaksın gibi ölürsün...