bugün

dostluk paylaşmak derdim eskiden. herkes gibi. klasiktim ama derindim işte herşey başka güzeldi gözümde. beni seveni başka severdim gülene başka gülerdim. severken kalbi sızlar mı insanın? benim sızlardı. herkes bilmeli derdim herkes tanımalı beni sevenleri. evet çok egoistçe bencede, sevgi karşılıksız oldu mu değerlidir. ama ben öyle değildim işte ne yapalım. hı yanlış anlamayın beni sevmeyeni sevmem demiyorum sıcacık gülümsüyosa iki arkadaş birbirine, uzaktan bakmak bile tatmin ederdi beni mesela.. ama yüzüme bakarken benden tiksinmeyen hoş neden tiksinsin ama nefret etmeyen herkes çok değerliydi işte.
dostluk derdim kolay mı öyle bulması sevmesi sahiplenmesi birilerinin seni? herkes sahip olamaz öyle. sahip olan kendi mükemmelliğinden mi sahiptir yoo denk gelmiştir işte. velhasıl hayatın cevapları önemliymiş azizim. çok önemliymiş hemde. hayat öğretmenmiş asıl, okulda değil hayatta öğrendim. hani yeni bi öğretmen gelirya okula tüh sizin dersinize giriyo yeniler pek sevilmez helede giden değerliyse seviyosan yani. sonra o gelen öğretmen öyle bir civan çıkarki apışıp kalırsın adeta. seni ateşe atar gibi yapar kolundan çeker. kavganın ortasında bırakır yaralarını sarar.ateşler iiçinde yanarsın ilaç vermez mesela önce kızarsın isyan edersin sonra bi bakarsın ki vücudun bağışıklık kazanmıştır o hastalığa teşekkür etmen gerekir ama bu onun görevidir zaten. ne diyordum ‘’hayat’’.. öğretti zamanla, yaralarımı sardı diyemem ama merhemi gösterdi sabır dedi sabretki eresin huzura sabretki kaybetmenin,ihanete uğramanın acısı dinsin.dost arama dedi dost yoktur hayatta kendinden başka, çünkü kendin için en iyisini hep sen istersin aslında eğer başka birini düşünüyosan bu senin fedakarlığın olur bişey diyemem ama sakın bekleme dedi sakın dosttan gelecek yardıma boyun bükme elini açma, dilenme el pençe divan çünkü en dost bildiklerin bile günü gelir kendini düşünür kendini savunma pahasına kılıçsız kaldığın savaş meydanlarında bi kalkanını vermez sana)en dost bildiklerin bile senin sevgini kullanıyodur belkide. derler ya özgüven önemlidir diye doğru kendine güven ama kimseye kayıtsız şartsız güvenme bazen kendine bile şüpheyle bak sorgula evet ara kendi hatalarını ara ama kendin bil ve düzeltmeye çalış kimseden yardım isteme sonra başına kakıldığında üzülürsün yazık olur..
sevmekle gelen sızılar keşkelerine batırılan ufak iğnelermiş sadece. keşkeler öyle bi sararki beynini bunalırsın nefes alamazsın bazen nasıl dersin nasıl bu kadar kör olabildim. kör olan gözlerin değil beyninde yerinde merak etme kör olan samimiyetine samimiyetle bakmayanlardır çoğu zaman. anı yaşamk diyorlar açık sözlülüğe ve bazen kalp temizliği diyorlar uluorta söylemeye. o an düşündüğünü genel çerçevede söylememelisin yinede kendine hakim olan güçlüdür her zaman çünkü koz vermez kimse yıkamaz onu kolay kolay.
güçlü müyüm? hayır! hiç güçlü hissetmedim kendimi ama hiç ezilmedim söylediklerimden ötürü. hiç yalancılıkla itham edilmedim mesela hiç bir dostum durduk yere kin beslemedi bana düşman gözükenler arkamdan konuşamazlar bilirim neden mi benden korktuklarından değil hoş ben kusurlarımı saklamam çünkü herkesin gördüğünüde kimse irdelemek istemez. arkasından konuşupta yüzüne güldüğüm olmadı hiç ya yüzüne karşı itiraf etmişimdir yada konuşmam zaten rengimi belli ederim ben. özür dilemekten çekinmek mi daha yükseklere çıkarır? yani tabii belkide özür dilemenin bi erdem olduğunu söyleyen kişi kendini kurtarmaya çalışıyodur belli mi olur? yoksa özür dilemk gerçekten değerli midir? hangisiyle dibe vururum hangisiyle tahtlarda otururum bilemem ama hangisiyle mutlu olucağımı bilirim. benim vicdanım rahat olduktan sonra ha çukurda ha sarayda kimin umrunda. çünkü hayat bunu gösterdi bunu öğretti bi devrim olmazsa eğitim sisteminde uzun vadede aynı eğitimi görmelerini dilerim yeni nesillerin.