nesil kavgasının gereksizliği

tüm sözlüklerde olan ve ilginç bir şekilde bu konuda hemen herkesin aynı fikirde olduğu durumdur. insanlar temel olarak ikiye ayrılır: erkek ve kadın. toplumlar erkek ve kadın ayrımını yeterli bulmadığı için başka ayrımlar da zamanla ortaya çıkar. nedir bunlar? şişman-zayıf, güzel-çirkin, vb. Bunlar kişinin görünüşü üzerinden yapılan ayrımlardır, bir de kişinin toplumda sahip olduğu statü bakımından ayrım yapılır: avukat, öğretmen, doktor, muhasebeci vs. ve bunların üst kategorileri memur, işçi, serbest meslek sahibi, vs. sözlüklerde genellikle bu ayrımlar kullanılmaz, kimse bir kişiyle ilgili niteleme yapmadan önce onun tüm mesajlarını okuma zahmetine katlanamaz, buna ne zaman yeter ne de emek. sözlükte yazarların müneccim olmadığı da göz önüne alınırsa demek ki elimizde kategorizasyon için yalnızca nesil kalır. ahmet ya birinci nesil ya ikinci nesil ya da üçüncü nesildendir, bunu kolayca öğrenebiliriz, demek ki kişi bilgisi kısmında nesil yerine meslek yazıyor olsaydı meslek kavgaları da yaşanabilirdi, şimdi neden nesil ayrımı yapıldığını biraz olsun anlattığımı düşünüyorum. gelelim nesil kavgasına.

efendim insanlar birbirlerine eleştiri yöneltirken genellikle bağlı bulunduğu ideoloji, grup, vs. de bundan nasibini alır, örneğin trafikte bulunan toplasanız en fazla 100.000 kadın sürücü yüzünden bütün kadınlar iyi araç kullanamaz etiketini henüz ehliyet almadan yemektedirler-kaldı ki kadınların içerisinde erkeklerin çoğuna taş çıkartacak derecede iyi kullanan sürücüler de vardır, genelleme işte, kimsenin gözünün yaşına bakmıyor-. genellemeler yanlış olduğu kadar kolaycı olduğu için maalesef çoğunlukla tercih edilirler. eğer üçüncü nesil yazar alımları açıldığı sırada sözlükte dns probleminden ötürü erişim problemi yaşanıyorsa üçüncü neslin uğursuzluğu şeklinde bir başlık açılabilir. ya da üçüncü nesilin gelişi ramazana denk geldiği için sol bölümde dini içerikli başlıklar artmışsa bu da üçüncü neslin camiden çıkıp sözlüğe geldiği şeklinde ön yargıya neden olabilir. bizlere ayrım yaparken yalnızca hangi nesilden olduğumuz bilgisi verildiği için genelde bunun üzerinden genelleme şeklinde yanlış tespitler yapılır. yoksa iki kardeşten biri birinci nesilden olsa ve hiç yazmasa, diğer kardeş ise üçüncü nesilden olsa ve sürekli bilgi içerikli entry girse, üçüncü nesildeki kardeş birinci nesildeki kardeşe göre neden hor görülsün ki, önemli olan nesilden ziyade buraya ne verdiğimizdir, fikirlerimiz, tutum ve davranışlarımızdır yoksa tıpkı az önceki örnek gibi iki kişini farklı nesillerden oluşu kardeş oldukları gerçeğini değiştirmediği gibi nesile göre bilgi, tecrübe vs. yorumu yapmamızı da sağlamaz. birinci nesilin tamamı mükemmel olmadığı gibi üçüncü nesilin de tamamı çürük değildir.* muhakkak birinci nesil sözlüğün ilk göz ağrısı olduğu için ve doğal olarak yazar olarak daha eski olduğu için saygıyı hakeder ama bu diğer nesiller üzerinde tahakküm oluşturma hakkını vermez, velhasılı kelam sevelim sevileim, bu sözlük kimseye kalmaz.

Zaman kaybıdır. Çok gereksizdir.