bugün

özellikle yarı demokrasili, ılımlı islamlı ülkelerde sunulan fevkalade avantajlardır.

1- siyasi birikiminiz, eğitiminiz olması gerekmez, seçmenler sizi namaz kılarken görsün yeter.

2- seçmenlerinizden çok az bir şey zeki olsanız kafi.

3- yolsuzluk, usülsüzlük, eşitsizlik yapmak serbest. çünkü hepsini allah rızası adı altında yapabilirsiniz.

4- çocuklarınız, kardeşiniz eşiniz dostunuz birden bire iş adamı olabilirler, halk bunu saygıyla karşılar. normal çünkü.

5- seçmenlerinizi, halkınızı sevmeniz gerekmez. hatta arada bir azarlayabilir, kovabilir, ölenlere 'gebersin' diyebilirsiniz.

6- etik ve ahlaki olarak sorgulanmazsınız. müslümansınız canım, hiç yapar mısınız?

7- dış politikadan, diplomasiden anlamanız gerekmez. arada bir sert çıkışlar yaparsınız, diyetini de çaktırmadan halka ödetirsiniz olur biter.
müslüman halk asla dünü hatırlamaz. bu nedenle kandırılmaya açıktır. ayrıca insanlık bu ya gözleri de aç olduğundan ver sustur politikası güdülebilir. ya da (namaz) kıl sustur.
(bkz: zoruna mı gitti gardaş zoruna)
çoğunluğu müslüman olan ülke de kendilerinden birilerinin ülkeyi yönetiyor olmasının avantajlarıdır.

bir de kemal kılıçdaroğlu gibi müslüman siyasetçi olmak vardır ki halka müslüman olduğunu inandıramaz. halbuki dini bütün bir insandır, namaz kılan insanları gördükçe memnun olur sevinir. çağdaşlık adı altında müslümanların başörtüsü ile uğraşmaz uğraşana karşı çıkar. müslüman siyasetçi olmak her zaman yarar getirmiyor işte.
Avantajlisinizdir.cunku muhattap aldığınız halkin buyuk kısmı hayatında en fazla bir tane kitap okumustur.