bugün

uzun zamandır senin gözlerine bakamıyorum, göremiyorum onları. ben de seninle gördüklerimle avunuyorum. sanki her şeyi kaydetmişiz de ben her gün aynı kasedi izliyormuşum gibi. her gün aynı filmi izliyorum. nerde ne içtiğini , kaç şeker attığını bile ezberledim artık; hiç unutmamıştım ki zaten...saatlerce oturup hiç bir şey yapmadan nasıl mutlu olunabileceğini hatırlamak istiyorum ve seni hatırlıyorum . sadece yanında durup, denizi izleyerek şu anda herhangi bir yolla olabileceğimden nasıl daha mutlu olduğumun sırrına mazhar oluyorum. bu tüm bilinmeyenleri çözmekten, cevap bulmamış hiçbir sorunun kalmamasından bile daha önemli benim için.

ağlamamanın güçlü olmakla alakasının olmadığını anladım artık. ağlıyorum şimdi ama yine kimseye göstermeden. "ağlama " diyenlere inat tek dostum zamana sarılıyorum. bazı şeylerin tek ilacı zaman biliyorum ama bu hastalığın bir çaresi yok; bunu da çok iyi biliyorum.

sen gittikten sonra bazı şeyleri değiştirmeye karar verdim . hayatıma yeniden şekil vermeye , geçmişle olan fiziki bağlarımı koparmaya...yeni bir işim var ama bu da en az eskisi kadar sıkıcı. bazen annemleri görmeye gidiyorum .merak etme eskisinden daha sık gidiyorum artık. yeni şeyler hissediyorum . gittiğimde bulamayacağıma dair bir korku kapladı artık içimi; tıpkı geceleri telefon çalarken beni esir alan ürperti gibi. yeni şeylerle avunmaya çalışıyorum ama eski olanı gördükçe yeni olandan nefret ediyorum. çocukluğumu annemin sakladığı oyuncuklarda görüyorum. şimdiki oyuncakların ruhu yok, dokunamıyorum onlara; uzaktan seyrediyorum.

artık hayatı ciddiye alıyorum. hala saçma şeyler yapıyorum ama aslında insanların beni sevmesine değer veriyorum. onları önemsemiyor gibi görünmem koca bir yalan. onlara ihtiyacım var aslında. bu yüzden daha çok insanla konuşuyorum . tanımadığım insanlara selam vermeye bile başladım ama henüz senin gibi ilk tanıştığım insanların ruhuna işleyemiyorum.
bir de soruyorlar bana "niye bir sevgilin yok? " diye. her seferinde farklı bir cevap veriyorum ama bir türlü derdimi anlatamıyorum. hatta bunu bildiğimden cevap vermediğim zamanlar bile oluyor...

bir sürü şey yapıyorum ama hiçbirinde seninle olduğum anlardaki gibi mutlu değilim. kasedi izlemeye başladığımda mutluluğun ne olduğunu görüyorum her seferinde.
"dünyada bir sürü insan var ve insanlar sevdikleri ile bir rastlantı sonucu bir araya gelirler. yani en özel insanın o olduğunu nerden bileceksin?"
bu soruya gönül rahatlığı ile cevap verebiliyorum. senin diğer insanlardan farklı olduğunu biliyorum ama bunu kanıtlayamam. bu sadece bilinir işte, kanıtlanamaz ama öyle olduğunu bilirsin.

her gün seni özlüyorum. mutluluklar, başarılar, diğer insanlar beni başka başka dünyalara götürüyor . o anlarda seni düşünmüyorum belki ama her gece uyumadan önce seni düşünüyorum. ne o akşamki maçı, ne izlediğim filmi ne de başka bir şeyi. her gün seni özlüyorum , bununla yaşamayı öğrendim artık. her gün seni düşünüyorum. ve yine her gün mezarının üzerine bir çiçek bırakıyorum; sen gittikten sonra asla senin kadar güzel olamayacak bir çiçek ...

not:eksileyeceğinizden adım gibi emindim...
güncel Önemli Başlıklar