bugün

3621. Dev, onun tahtından, diyarından yıkılıp gitti; baht kılıcı, o şeytanın kanını döktü.
3622. Yine yüzüğünü parmağına taktı dev ve peri askerlerini yine başına topladı.
3623. Halk, seyretmek için tapuya geldiler, düşünceye kapılmış olan genç de onların arasına katılıp huzura vardı.
3624. Süleyman'ın, parmağında yüzüğü görünce düşüncesi, kuruntusu tamamı ile geçti.
3625. Vehim, işin gizli, kapalı olduğu zamandadır. Bu araştırma görünmeyen şey içindir.
3626. Ortada olmayan şeyin kuruntusu, büyüdükçe büyür. Fakat gaypta olana şey, meydana çıktı mı, kuruntu geçer.
- Gerçi bir şeyin hakikatini izhar etmek esasen kemaldir ve canları kuruntudan kurtarır;
- Fakat gayba imanın, görünen şeye inanmaya nispetle bire yüz fazileti vardır. Bunu iyice bil de şüphe ve tereddütten kurtul!

3627. Nurlu gökyüzü yağışsız olmaz ama kara yeryüzü de nebatatı yetiştirmeden vazgeçmez.
3628. Bana gayba iman edenler gerek... Onun için bu fâni konağın penceresini örttüm.
3629. Nasıl izhar eder de gökleri yarar, açarım; eğer hakikatleri meydana korsam, nasıl "Bunda bir ayıp, bir noksan gördün mü?" diyebilirim?
3630. Bu karanlıkta arayıp taradıkça herkes, yüzünü bir tarafa çevirir;

devamı için:

(bkz: mesnevi 3631-3640)

bir önceki için: (bkz: mesnevi 3611-3620)
güncel Önemli Başlıklar