bugün

yeşil ışık yandıgı halde aracımız hareket etmemektedir.
megafonu orospu yapmayı amaç edinmiş trafik polisi harekete geçer.
ilk önce hafiften bir uyarı gelir.
-3462 yeşil yandı. devaaamm
aracımız polisi siklemez.
biraz alaylı, biraz taşşak kokan bir uyarı daha gelir.
-3462 benim bildigim yeşilde geçiliyor.
aracımız polisi yine siklemez.
durumdan fena halde kıllanan polis daha sert bir uyarı yapar bu sefer.
lakin bu uyarıyı direkt ona mı yapmıştır, yoksa yanındakine söylemek isterken yanlışlıkla megafona mı haykırmıştır bilemem.

-o ışık diregini sokacam şimdi bitarafına.

tabi etrafta olaya şahit olanlar iptal, yerlerdedir.
trafik ışıklarının arasındaki yaya geçidinin üzerinde duran kopekolduren gayet cool bir tavırla sigarasını yakarken arabasının plakası -hiç abartmıyorum- hönkürülür. polis hemen arka taraftadır polis ve kopekolduren aniden göz göze gelir. 'efendim' der gibisinden bir el hareketi ile polise ne istediğini sorar. polis ona;

-ne işin var orda çık geri! görmüyor musun yaya geçidini? şeklinde şairane bir haykırış yapar.
kopekolduren de hemen geri vites yardımı ile yaya geçidinden çekilir. polis tarafından söylenen laf ise hayli komiktir:
-aferin!
ayarı yemiş kopekolduren uslu bir çocuk olmaya karar verir. hemen ormanın derinliklerine doğru yol almaya başlar...
ayni megafonla, yine bir insan evladindan simit ve cay da siparis edenleri mevcut olan bir polis eylemi.
(bkz: arkan sağlam ayşe devam et)
yer:ikitelli kavşagı yanı
olay:park halindeki araçların kaldırılması
neden:gs-liverpool maçı güzergahı oldugundan.

o yolu bilenler bilirler ikitelli organize sanayi yolunda bankalar caddesi denen kısımda hyundai starex sahibi amcamız güllüogluna girmiştir, heralde tatlı alıp çıkacaktır.
o arada otobüs beklemekte olan sozlugesozlukdiyenyazar polisin derin cümlelerine şahit olmuştur.

-starex nerdesin, çek arabayı yoldan starex.(sert bir ses tonu ile)
-465 çek arabayı 465(starex'in plakası)
-starex geldin geldin,gelmedin(devamını getirmez,polis aracından aşagı iner)
starex'e yaklaşır, saga sola bir kez daha bakar sahibi geliyormu diye.
4 saattir oradan araba çekmeye ugraşan polis bünyesi heyecanlanmış, sinirlenmiştir.
araçtan arkadaşına son kez daha çagrı yaptırır.

-aracın adı olan starex'teki star'lardan bir serbest çagrışım yapar ve

-hay gökteki yıldızlar teker teker götüne girsin senin.
polislerin sevilmeme nedenlerinden birini gerçekleştiren polistir.
polis megafonu: sebze satıcısı sağa çek!!!
sebzeci megafonu: anlaşıldı tamam.
sadece türk polisininin uyguladığı ve sadece türkiye de karşılaşabileceğiniz ilginç durum.
olay diyarbakır da ohal in hala yürürlükte olduğu günlerde geçmektedir. elini sıkıca kavradığı çocuğuyla teyzemiz yayalara kırmızı yanarken karşıdan karşıya geçmeye çalışmaktadır o an kahraman trafik polisinin sesi duyulur en ekolusundan
+ bacıııım bacıııım nereye gidiyorsuuunnn!!!!
- gaynımgile gidiyoz be sizde herşeye garışır oldunuz!!! *
(bkz: trafik polisi vatandaş diyalogları)
(bkz: dövmekten beter etmek)
arkasında belalım yazan minibüse "belalım ilerle yolu tıkama!" şeklinde de yapılan anonslardır. *
bunlar arasinda megafonla döner ismarlayanlar da mevcuttur.
-wiowwwww..
-bekleme yapma devam et!!!, keko usta soğansız dediydik be abi basmışsın soğanı gene!!
(bkz: blink)
polise bu ülkede köpek * gözüyle bakan , azarlanmayı hayatlarında hiç haketmemiş , hayatı boyunca haklı olan insanların demokrasi ve hümanizm kokan ifadelerinden biridir.

polis herşeyden önce insandır.sinirlenebilir , bağırabilir , çağırabilir -ki türk polis teşkilatının yetkisi dünya standartlarına göre en az olan polis teşkilatlarından birisidir- yeri gelince azarlayabilir tıpkı yeşil ışık yanınca sanki götüne birşey giriyormuş gibi kornaya asılan vatandaş bozuntusu insanlar gibi.

"yaw iyide kardeşim insan gibi söylesin, tatlı dil yılanı deliginden çıkarır" gibi bir tutum , toplum içindeki bazı hayvanlar için malesef geçerli degildir.evet tatlı dil yılanı deliginden çıkarır ama öküzleşmek yolunda evrim geçiren türk şöförleri için bu kural geçerli degildir.yahu şirinevler'e yan yol yapıldı , duraklar düzenlendi ve orda bir kaç ekip görevlendirildi.buna ragmen adamlar hala geliyor polisin gözünün içine baka baka yolcu alıp bindiriyor.yapanların egitim düzeyi ortada ne kadar iyi konuşursan o kadar götü kalkıyor ve üstüne gelmeye çalışıyor.mecburen polis de üslubunu sert bir şekilde halka yansıtıyor.polis iyilikle söylesin , ticariler siklemesin dolayısıyla trafik tıkansın sonra siz çıkıp "hökümet istifa bi trafik sorununa bile çare bulamadınız"

olayın minyatür haline degil birazda gerçek haline bakalım.hergün trafikte , otobüsde , pastahane de , tuvalette , lokanta da , elektrik kuyruğunda hergün yüzlerce kişiyle tartışıp ona buna laf yetiştiren , sıraya uymadıgı için uyaran birisine bile laf saldırısı yapan , "hazır cevap" ve "nasıl laf koydum" larla övünüp bunu sağda solda anlatan sadrazamın sol taşşagı insanlarımıza polisin kendi keyfi için yapmadığı aşikar olan "-3435 bekleme yapma" anonsları nedense batıyor.afferim size bu ülkedeki her kuruma bok atın , herkes bok atsın.madem bu kadar insancılsınız , madem bu kadar kibarsınız polis olup gösterin halka insanlık ve kibarlık nasıl olurmuş.tabi masa başında oturup emir verme hayallerinizden fırsat kalırsa.
"yahu kırk yedi!!! duymuyor musun? yürüsene... kulağından sorunun mu var? şişt seksen yedi!!" şeklinde ayar veren polislerdir.
son günlerde bakırköy sahil yolu'nda sıklıkla görülen trafik polisidir.
insana kendini embesil hissettiren, ama aslında kendi zeka seviyesinden şüphe etmesi gereken, polislerin imajının neden kötü olduğu sorusunu her daim akla getiren polistir.*, *
13-76, kapat o telefonu...
Şoförün biri trafik sıkışık iken park yasağı olan yere direksiyonu kırar ve
durur...
Polis; "Beyaz uno çek kardeşim park yasak!" gibilerinden bir anons yapar...
Şoför el kol hareketleri yardımıyla "Abi ekmek almaya geçiyom hemen çıkacam"
der !.. Yarım saat kadar sonra elini kolunu sallaya sallaya çıkınca polis
anonsu patlatır; "Beyaz uno, ekmek nerde lan?"
yer : maslak
tarih : sıradan bir gün

maslak tarafında çalışanlar bilir iş çıkışı maslak trafiğini, dolmuşlar, servisler, otobüsler, taksiler ve yayalar. hep birbirine girmiştir. herneyse durakta 3 dolmuş arka arkaya 1 metre gerilerinde de iett otobüsü durmuştur. başka bir dolmuş bu 1 metrelik boşluğa burnunu sokar ama arka tarafı 1 şeridi tıkamıştır, diğer araçlar paso korna çaldığı sırada bir anons duyulur.

"dolmuş başını sokmuşsun iyide kıçın açıkta kalmış, devam et"

dolmuş şöförü istifini bile bozmaz, yine bir anons daha

"dolmuş alabildiğini al gerisi kalsın çık hemen ordan" *

dolmuş hala ordaydı ama malesef benim servis devam etti.
yazarın an itibariyle tanık olduğu olaydır. şöyleki:
kütahya perşembe pazarı * akşam itibariyle dağılmaktadır. trafik sıkışık. bir sürücü kornaya asılmaktadır. oradan geçen trafik polisi megafondan bağırır: "ses yapma ses yapma!!!"
dün başıma gelen azardır.

- hemşehrim dolmuş durağı orası bekleme yapma!
- dur hemşehri de değil! 19 bekleme yapma, yabancıyım dıye yırtamazsın. basarım cezayı, durak her memlekette duraktır aoouuvhvhh!
diyaloglardan da anladığımız üzere oldukça komik bir olaydır ama o anda kızdığımız bir gerçektir. polis plakanızı seslenerek '34 xxx 34 aracından in ve parkettiğin yere bir bak' demesi bizi kızdırır ama dışardan geçenleri yarar. *
egocandır efendim kendisi.

çingeneyi padişah yapmışsın önce babasını kesmiş sözünün güzel bir örneğidir.