bugün

ben demiyorum dünyanın en büyük yatırım bankası diyor.

okuyunda entellektüel kapasitenizi arttırın biraz.

Ayrıca torunlarım bizi bir sanal gerçekliğe hapsettilerse onlar bir ricam olacak. Seks bölümünü update edip biraz daha arttırmaları.

http://www.paraanaliz.com...t-sadece-similasyon-2238/

spoiler

bankası'ndan çok çarpıcı bir rapor

başlığı yanlış okumadınız. dünyanın en büyük yatırım bankalarından biri gerçekliğimizi sorguluyor!

bank of america merill lynch analistlerine göre, şu anda yüzde 20-50 ihtimalle matrix’te yaşıyoruz; yani deneyimlediğimiz dünya aslında sadece bir simülasyon olabilir.

banka tarafından gelecekteki gerçeklik senaryoları üzerine yazılan raporda, bilimadamları, filozoflar ve ünlü işadamlarının insanların şu anda bilgisayarlar tarafından kontrol edilen sanal bir dünyada yaşadığına yüzde 20 ila 50 arası ihtimal verdiği belirtiliyor. görüşlerine başvurulan isimler arasında elon musk, neil degrasse tyson, and nick bostrom gibi isimler var.

raporda üzerinde durulan argüman şu: milyonlarca insanın aynı anda dahil olabildiği fotogerçekçi üç boyutlu simulasyonlar yaratmaya şimdiden çok yakınız. yapay zeka, sanal gerçeklik ve bilgisayarların gücünün geldiği seviye malum. o zaman gelecekteki insanların da atalarının bir simülasyonunu yapmaya karar vermiş olması akla yatkın bir senaryo.

ekonomiyi matrix’e çeviren 4 ekonomi yorumcusu türü!

analistler yazıda nick bostrom’un insan ırkı için ortaya koyduğu üç senaryoya da atıfta bulunuyor.

“insan sonrası” aşamaya gelmeden yokoluş

“insan sonrası” aşamaya ulaşma, ancak evrimsel tarihten kopmak

zaten şu anda matrix’te yaşıyoruz

ancak bostrom’un 2003’te yayımlanan makalesine göre, bu senaryoların hangisinin gerçekleşeceğini hiçbir zaman bilemeyeceğiz. çünkü, “eğer şu anda bir simülasyonda yaşamıyorsak, gelecek jenerasyonların atalarının simülasyonunu yaratmayacağı neredeyse kesin.”

yani bu mantıkla baktığımızda matrix’te yaşadığımız doğruysa bile bu felsefi sorunun cevabının aslında hiç bir önemi olmadığını söyleyebiliriz.

daha basit bir şekilde şöyle anlatabiliriz: iki ihtimal var, ya matrix’teyiz ya da değiliz. eğer değilsek matrix’i yaratma ihtimalimiz çok düşük, çünkü matrix’i yaratmak mantıklı olsaydı zaten yaratırdık ve içinde olurduk.

matrix’te olup olmamamızın yatırım kararlarımızı nasıl etkilediği ise belirsiz.
yahu yemin ediyorum bunlar hep çocukluğumdan beri düşündüğüm şeylerdi.

mesela hep şöyle düşünmüşümdür

uzay- bir hareket yok boşluk

dünya- hayatın olduğu tek yer ve ben bunun içindeyim

ortadoğu coğrafyası ve türkiye - inanmazsanınız bbc yi veya japon NHK yı falan izleyin hep haberler ortadoğudan bu coğrafyadan, insanlık tarihinden beri hep bu bölge göz üstünde , dünyanın diğer bölgeleri sanki random işliyor hep aynı gibi

çevremdeki insanlar- sanki benim için varlar gibi yani kurgu gibi çok ilginç

ben- sanki herşey benim için var aslında dünya denen bir simulasyonun içindeyim ve ölünce belkide bir oyun kabininde uyanacam ve birisi diyecek ki hey dostum yine kaybettin ver bir elde ben oynayım:)
bu şekilde bir çok teori var gerçekliği sorgulayan.
en basitinden bir programın kendi iç sesi, kendi iç düşünceleri olmama ihtimalini göz önüne alırsak bu teoriler çürüyor gibi görünüyor.

ayrıca bu kadar detaylı bir program ve program içinde program içinde program ve onun içinde de programlamayı bekleyen programlar pek mümkün görünmüyor.

izdivaç programlarından bahsetmiyorum çok düşünmeyin programcı sonra kafanızı yakar.

onun dışında sistematik işleyen bir program da değiliz, eğer bir programsak kararsız hatalı bir sürüm olmamız muhtemel.
Kuran ı okumadan (türkçe meali) uydurma gerçeklikten bahseden arkadaşlara duyurulur: matrix beni de çok etkilemiş bir filmdi. Taa ki Kuran ile tanışana dek. Gerçeklik için hurafelere değil varolana bir bakın derim.