mastürbasyonun hayattaki yeri ve önemi

mastürbasyon ve biz başlığı altında tartışılması gereken konu.

"mastürbasyon mu? o ne ki yaa!", "benim düzenli bi seks hayatım var." diyenleri görür gibiyim.
suratını ekşiterek ıyyy derken ellerine sevgi dolu gözlerle bakanları da görüyorum tabi ki.

toplumda mastürbasyona kötü gözle bakıldığını, mastürbasyon yapanların abazan olarak tabir edildiği şüphesiz. ancak bu benzetmeleri yapan toplum parçacıklarının da evlerinde salyalar akıtarak mastürbasyon yaptıklarını tahmin edebiliyoruz.

olaya rakı masalarındaki muhabbetlerden giriş yapıcam.
memleketimin büyük iş adamlarından biri ve birkaç arkadaşım, ayrıca tam olarak tanımadığım bikaç genç arkadaş bir akşam yemeğinde aynı masada toplandık. yemekler yendi, en az üçer dubleden rakılar içildi ve klasik muhabbet karılara geldi.
karılara geldi diyorum çünkü kimse rakı masasında sevdiceğinin bahsini açmak istemez. eğer açan varsa gavatın önde gidenidir belirteyim.

neyse iş adamı abimiz gençliğinde kırdığı cevizleri, yardığı karpuzları anlatırken, "benim gençliğim aynı la fa la sol ismail" diyerek kıçıma ayrı bi sandalye istememe sebep oldu.
tanımadığım bi genç arkadaşa dönerek te şunları sarf etti; "bu mu! bunda para var, tip var ama bu sırf otuzbirci."

masadan gülüşmeler yükselirken sözüne devam etti;
"ama otuzbirin yeri ayrıdır bak. alıcan 2-3 bira, açıcan dvdyi. şak şak şak şak şak... hemen çekip bırakmican ama. bi fırt alıcan biradan. bi fırt ta sigaradan. sonra bidaha, şak şak şak şak..."

o bunları anlatırken gözümün önünde canlanıyordu o an. sanki kız arkadaşımı villama davet etmiş, biralarımızı yudumlarken küçük frenchkissler atıyorduk birbirimize. o derece sıcak bi ortam belirdi gözümde. halbuki nedir lan 2 bira açıp 140 cm full hd led de porno izliyosun diyebilirsiniz. bunu denemeden anlayamazsınız. illa 140 ekran olması gerekmiyor ama 37 ekran tüplü de olmasın yani.

işadamı abimiz bunları anlatırken, aklıma bazı yalnız geceler eski sevgililerimi hayal ederek mastürbasyon yaptığım geldi.
çok daha zevklidir yaşanmış olayları düşünerek çavuşu tokatlamak.
ve o tokatlamalar sırasında şunlar da geçti kafamdan;
- ulan brad pitt te jennifer aniston ı düşünerek asılıyordur amk ehehe. ya da;
- kanye west amber rose un evde olmadığı geceler amber ın kıçını şamarladığını hayal ederek vuruyordur osbirin gözüne amk. yahut popstar armağan bülent ersoy u...öeghhh... tabi işin bi sınırı olmalı. *
çavuşu tokatlamak dedim de, bak ne buldum; böyle bi deyim var. ve anlamını hepimiz biliyoruz. böyle bi deyimin var olması mastürbasyonun hayattaki önemini de açıklıyor. çavuşu tokatlamak, asılmak, zımpara atmak ve daha aklıma gelmeyen onlarcası.

mastürbasyon yapıyorum dediğimde telefonu "çat!" diye suratıma kapatan kızlar, şaraplarımızı içtikten sonra kıçlarını şamarlatırken haddinden fazla terbiyesiz olabiliyorlar ve ben kapattık arkadaşım deyip çıkaramıyorum küçük ismail i içlerinden. hayat garip işte.

bi kafede oturmuş muhabbet ederken geçen gece kimle seviştiğimi anlatıyordum ballandırarak. ki çevremdeki bi kaç kişinin ciddi ilişkileri vardı ve genelde kız arkadaşlarını düdüklüyorlardı. kız arkadaşları şehir dışına çıktığında yapabiliyorlar ise kaçamak yapıyorlar onu da beceremeyenler osbire yöneliyordu. neyse ben anlatırken valla öyle bi karıydı ki üzerinden kalkıp banyoda osbir çektim. moralim yerine geldi." dedim. "vay amk salağı, ulan ne adamsın" eşliğinde hafif sırıtarak, arkadaşıma dönüp "tabi sen 2 senedir otuzbir çekmiyodursun" dedim.
- abartma amk! ama valla 6 aydan fazladır.
+ siktir amk ya.
- yok yok 3 ay filan.
- allah belamı versin 1 aydır çekmiyorum.

bakın bu gerçek! yalan olsa böyle salak bi diyalog yazmazdım.

adam mastürbasyonu sanki anasına sövmüşüzcesine dışlıyor ve bundan utanıyor.

hayat işte, garip.

(bkz: mastürbatör)

(bkz: mastürbatör baryam)

alev alev yanan binayı söndürerek en azından köz haline getirmesidir.böylece yangın başka binalara sıçramaz ve büyümez.yoksa ne seni dinler ne beni dinler.
(bkz: acımasız gerçekler)
ayrıca (bkz: kalkmışın dini imanı olmaz)

vucuda rahatlama getirir.