bugün

muhafazakar çevrelerdeki toplum baskısının dışavurumudur. zaten o siyah poşetleri erkekler içki, kızlar da ped falan taşısın diye üretiliyö. elde taşınan içkinin çevreyi sarhoş etme ihtimali var, tabi, o yüzden mahalleliyi topun birlik sarhoş etmemek lazım. "saygı" diyenler olacak. inancından ötürü içmeyen adamın da saygılı olması, demokratik olması gerekmez mi? ya da ne bileyim mınakoim içki içince o adamın kapısında sevişen gençlerimiz var da bizim haberimiz mi yok?

öğrenciyken giresun'un -nasıl denk geldiyse- muhafazakar bir mahallesinde oturduk. bilenler anlatsın, giresun'da içki konusu baskılanmamıştır. ancak gerek bulunduğumuz muhafazakar mahalle, gerekse apartman yöneticimizin rize'li bir imam olmasından siyah poşetlerin mahalleye girişi örfi hukukta yasaktı. önünden geçtiğin bakkal, berber iyi birer ispiyoncuydu. onları atlatsan muhkem mevkiinde imam dalağımızı sikiyodu. rizeli imamın tek derdi içki değildi tabiki. genç kızına (ki hiç yüzünü görmüşlüğüm yok) tecavüz falan edeceğimiz için tetikteydi. he, sapığız da..

her şey bir kenara, herif beni camide cumada görünce suphanallahı yüksek sesle söylüyordu. işte en çok da özelimizi cemaate açması koydu mınakoim. dalak falan.. hoş değil tabi.
(bkz: patates patates)
vakti evvel porno dergilerinin de bu poşette satılmasından dolayı adı iyice kötüye çıkmıştır. hem alkoliğin, hem cenabetin poşetidir.

(bkz: algıda seçicilik)
poşetin içinde kola falan olsa bile tekelden içkileri almış evde alem yapacakmışsınız gibi bir hissin uyanmasından ileri gelen gerginlik. işte bunlar hep mahalle baskısı.
hele birde sodaların birbirine çarpması sonucu iyice tavan yapan gerginlik.