bugün

ah ah. çokça yaptığım süper harekettir. özellikle mahallesi birbirine sıkı sıkı bağlı bir yerde yaşıyorsanız bu gerçekleşir. geçenlerde sokakta yürürken canım veletler top oynuyordu. penaltı oldu. aralarından biri " kısıtlı abi gel bize penaltıyı öğret " dedi. koştum, çok sevinmiştim. lastik topa değmeyeli yıllar olmuştu. çok hazin bir hikaye ile veda etmiştim bu topa ben.

"tamam çocuklar " diyerek kafalarını okşadım. sakin olun öğreteceğim dedim. sevindiler. o sevinçlerini görseniz ah ah.

topu diktim, ayaklarımın içini göstererek ;

" bu şekilde vurursanız falsolu gider, muz orta ile çakarsınız " dedim. veletler güldü, beni pele sandılar.

" dış ile vurursanız dış falso olur, dışarı doğru çıkar " dedim. veletler güldü. not aldılar.

müthiş bir şut vurdum. çocuğun hiç istemediğim yerine isabet etti. hemen " sakin ol evlat, çıkart işe . dur o kadar hızlı vurmadım " dedim.

çocuk susmadı. ağlayarak orasını tutuyordu. annesi ile babası koşarak geldiler.

" terbiyesiz yaşından utan. şuncağız çocuğun orasını vurulur mu ? " diyerek beni dövmeye kalktılar.

"sakin olun, top oynamayı öğretiyorum " dedim. sakinleşmediler. savcılağa vereceğiz seni dediler. uyar dedim. şimdi mahkemimiz haftaya başlıyor.

kısacası öğretmeyin top oynamayı.