bugün

laikliğin tanımını bozan gericilerin aksine; dinin baskıcılığına karşı insanları devletin koruması, kollamasıdır.
yoksa laiklik; inanç özgürlüğü adı altında islam, hristiyan misyonerliği; tarikatların, cemaatlerin halka baskı yapması; herkesi din adına baskılaması değildir.
laiklik halka karşı dini de korumaktır aynı zamanda. maddi manevi dini sömürmeye her an hazır olan cemaatlere karşı en iyi önlemdir.
son derece yanlıs ve yanıltıcı bir söylemdir. laiklik; devletin her dine, her inanısa aynı mesafede yaklasması ve her inanısın özgürce yasanmasını teminat altına almasıdır.
Türkiyede tersi olmustur. Devletin (bürokrasinin) baskisina karsi dinin (dindarlarin) korumasi gerekliligi dogmustur.
laiklik sorgulamaktır,şüpheciliktir.din itaat gerektirir sorgulama kabul etmez bu nedenle laiklik din karşıtı gibi görünür.Türkiye laik bir ülke değildir ne eğitim araştırmacı sorgulayıcıdır ne düşünce özgürlüğü vardır vs..Bu nedenle fonksiyonu olmayan bir laiklik halkı hiç birşeye karşı koruyamaz.
godoşluk içeren fikir.
yanlış olan önermedir. Zira laiklik, devletin her dine karşı eşit mesafede olmasıdır. Daha açık bir deyişle devletin herhangi bir dininin olmamasıdır.

Ülkemiz ekseninde bakacak olursak, laisizmin tam olarak uygulanmadığını görürüz. En basit örneğini şöyle vermek gerekir; devletin imamlara verdiği maaşlar herkesin malumudur. Burada laisizme bir aykırılık bulunur. Ancak bu aykırılığın kaynağı devletin din görevlisine maaş vermesi değil, kilise ya da havradaki din görevlilerini bu maaşın tamamıyla dışta tutmasıdır.

Laisizmin temeli, dinin, iktidarı elinde bulunduranlar tarafından kullanılmasını sınırlamakta kendini gösterir. Zira tarih boyunca, iktidarı elinde bulunduranların, kendilerinin istemesi durumunda yapılmayacak ya da karşı durulacak şeyleri sanki bir uhrevi emir imiş gibi lanse ettirip halka boyun eğdirttiği çokça görülmüştür. Dolayısıyla laisizm ile korunan bizzat dinin kendisidir. Üstelik bu korumayı halka karşı değil; devlete, iktidar sahiplerine karşı yapmaktadır.
laiklik kişinin vicdan hürriyetini sağlayarak toplumda varolmasını sağlayan bireye devlet tarafından verilmiş vicdani hakkı koruma hürriyetidir.

nitekim devletlerin dini bu yüzden olmamalıdır aksi durumda tarafsızlık kaybolacak , yaşanılan ülkede kutaplaşmalar başlayacağı için birlik adına kötü sonuçlar çıkacaktır.
Laiklik din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılmasıdır. Din bireysel bir seçim, ibadet bireysel bir sonuçtur. Devlet işleri ülkenin menfaatleri için en iyi şekilde yönetilmesi ve tüm birimlerinin eşgüdümünün başarıyla sağlanmasıdır. Laiklik her ülke için benimsenmesi gereken bir ilkedir çünkü ikisinin birbiriyle ilgisi bulunmamaktadır, tabi dinin araç olmadığı ortamlarda...
dinin bir araç olarak kullanılamayacağı bir ortam yaratmak için kurulmuş bir sistemdir. fakat görülüyor ki dini kullanmak bazılarına rant sağlamış ve laikliği aşındırmıştır.
laiklik dinini bir inanç şekli olduğunu bilmektir. dikkat edin yaşam şekli değil.