kızların kendi içlerinde savaştığı gerçeği

çok doğru olan bir tespittir. hep erkekleri düşman olarak görürler ama yanındaki güzel kız gittiğinde onu çekiştirirler, kıskanırlar, çekemezler vs.. yalansa yalan diyin. kızların kızlarla hakiki dost olamadığının da göstergesi budur.

şimdi eksileyen varsa eksilesin. önemli olan düşüncemi paylaşmaktı.

(bkz: kızlar vadisi pusu)

(bkz: en güzel savaşçıların kızlar olması)

çok doğru bir gerçektir. biz sınıfta erkekler gül gibi geçinip giderken her derste sınıftan bir kız eksik çıkıyor. nedense sorunu oluyor ve tuvalette ağlıyor oluyor. nedir efenim sorunları? şaç maşamı getirmedi, manitama göz dikti, hocaya ispiledi...
birbirlerinin kuyularını kazıyorlar. çekemiyorlar. biz başka sınıfın kızlarıyla konuşurken onlar deli oluyor. ulan sanane derdirten bir durum oluşuyor. velhasıl (yanlışsa düzgünü yollayın) çekemiyorlar kardeşim didişip duruyorlar.

en bariz gerçek olarak basit bir örnek vermek gerekirse mesela bir kız bir şey alsa bütün kızlar ona bakarak ya daha iyisini almaya çalışır yada aynısını alır. bu durum herşeyi anlatıyor aslında. bu çok açık bir gerçektir.**

dünyadaki en gerçek gerçektir. artık yapı mı dersin hormon mu dersin, ne dersen de. kadın milleti kıskançtır, mütemadiyen kıskanır. kıskandığı bir başka erkek gibi görünse de daima içten içe bir başka kadındır.

en güzel örnek hayatın baya baya içlerinden. kadın üstünlük kurma peşindedir. mesela erkeklerde yok bu üstünlük kurma olayı. yani olmaz. bir taraf kabullenir hep karşının üstünlüğünü, gel gör ki kadın milleti pek bir cazgır, öyle karşı tarafın sözünün geçmesini kabul edecek göz var mı? hiç damat-kayınpeder olup da birbirini yiyen iki adam gördün mü? sanmam. gelin-kaynana peki? illa ki. birbirini yemeyenini göster alnından öpücem.

aslında mantıklı bir açıklaması da yok değil hani. doğurma yetisine sahip olan kim? kadın. neslin devamını sağlayan kim? kadın -bu kadın meryem mi, tek başına mı çocuk yapıyor demeyin hiç, erkeğin üremeye katkısının 5 dakikadan ibaret olduğunu söylemiycem. kızıyorsunuz sonra. memelilerde aylarca karnında taşıyan, kuşlarda üstünde bekleyen, sürüngenlerde başını kollayan, balıklarda yumurtaların başında bekleyen kim? yine kadın. erkeği çiftleşmeden hemen sonra ölen erkek hayvan var.- demem o ki kadın hayatın zorluklarına biraz torpilli başlamak zorundadır. biraz daha tetikte olmak zorundadır. bu da biraz hormon takviyesiyle pek ala gerçekleşebilmektedir. tüm bunları da doğanın kanunlarına bağlıyor, iş bu entrymize burada son veriyoruz.

"en öküzü varken asla daha öküzü ile yetinme" felsefesi ile oluşmuş bir iç savaş gerçeğidir.

çok doğru bi tespit. neden savaşacak daha çetin bişey bulamazlar anlamak mümkün değil.

hiç bir kadının bu başlık hakkında konuşacağını/yazacağını düşünmediğim gerçekliktir.
acıdır bir bakıma.*

kesinlikle doğrudur. kadınlar arzuladıklarıi her şeyi diğer kadınlara hava atabilmek için isterler. egodan geberirler. erkeklerini bile diğer kadınların sevebileceği tiplerde seçerler.

ilk olarak lise yıllarında kendini belli eden durumdur. sınıfın erkekleri on beş- yirmi kişi tam bir bütün olarak hareket eder. maçlarını yaparlar, geyik muhabbetlerine dalarlar, enseye tokat, göte pandik... samimidirler yani, nadiren araları açılır. arayı açan da muhtemelen kız davasıdır.

kızlar ise ortalama bir sınıfta en az beş gruba ayrılmıştırlar. bir arada bir şey yaptıkları nadirdir. hep gruplar arası çekişmeler vardır. yüzlerine gülseler bile birbirlerinin arkasından konuşurlar. ki bu bahsettiğim sadece sınıf ortamı, diğer sınıfların kızlarına hiç tahammülleri yoktur. hepsi kendilerinden aşağıdır, çirkindir, kaşardır...

anlayacağınız egoları tavan yapmış canlılardır kızlar. eksileyecekseniz eksileyin ama kötü bir şey demedim. gördüklerimi söyledim.

kadın kadının düşmanıdır önermesiyle yol alırsak eğer doğru önermedir. emin olun, bi hatun sadece erkekler için güzel giyinmez, makyaj yapmaz, hemcinslerine karşı da giyinir, makyaj yapar, kısacası hatunlar çok çakal.

Yalandır. Asıl çete oluyor bu kaşarlar.