bugün

aslında dinin aslıdır bu. kutsal kitapları salt yazılanlarıyla beraber değerlendirip tanrı buyruğu kabul etme gafletine düşerseniz hem tanrı fikrinin birliğine zarar verirsiniz hem de insanlar arasında kurulacak barış köprülerini yıkmış olursunuz. ancak nihayet çağımızda yaşanan teknolojik gelişmenin büyük etkisinin olduğu küreselleşme dalgasıyla birlikte atadan kalma ezber salt yorumculuk ve kültür dini kavramları yıkıldı ve yerini aslında dinin de kendisi olan sekülerleşmeye bıraktı. kutsal kitapta yazan emir ve yasakları bütün çağlarda salt yazıldığı gibi geçerlidir ve yoruma kapalıdır şeklinde değerlendirirseniz tanrıyı dar bir kalıba sokarsınız ve bu tanrı fikrine ters düşer. dinlerin farklı yorumlarının olmasındaki ana sebep geçmişte insanların çağların da getirmiş olduğu sebeplerden dolayı birbirleriyle kaynaşamayıp zenofobik yapıda olmalarından kaynaklanmaktadır. tabii yahudilik ve islam gibi bazı dinlerde bu tavır hiç değişmedi ve maalesef hristiyanlık kadar globalleşemediler. sebebi biraz salt din yorumunda kaynaklı kültür dini ve ırkçılıktır. din yani tanrı buyruğu deneyimle beraber edinilen ve kesinlikle doğa yasalarıyla çelişmeyen insanı kötülükten uzak durması şeklinde öğütleyen simgesel anlamlar bütünüdür. ben allah'ın varlığını bilimsel olarak ispat edemem çünkü sadece bana özgü deneyimlerimden yola çıkarak onun varlığını kendime ispat ettim. size sunulan işaretleri takip edin bazı şeyler rastlantıdan öte büyük matematikçi tanrı tarafından size sunulanlardır.