bugün

eğer tarafsız bakabilirse bu duruma bir insan, ateistte olsa, bir belgenin tahrif edilmiş olabileceğini tahmin edebilir ve böyle gereksiz saptamalar yapmaz,
ama dedim ya başta; tarafsız olmak ve vicdan sahibi olmak şartıyla,

o değil de, hem allah c.c. diyeceksin hemde onun daha önceden bir durumu kestiremeyeceğini düşüneceksin, o zaman ya inandığın allah hakkındaki bilgilerin yanlış, yada inancın yanlış, ya da kasıtlı olarak insanları saptırmak için yapıyorsundur.
(bkz: evet beyler soruları alayım)
tam manasiyla doğru bir incil yazılmış olma ihtimali cok yuksektir ama bunun halkla paylaşımı yapılmamıştır.incil o dönem dunyaya yön veren insanlarin istedikleri gibi tekrar kaleme alınmış tahrib edilmiştir.gerçek incil ne o dönemde kurulacak kliselerin nede bu dini benimseycek ve yukseltecek romanın işine geliyordu.onlarda kendi incillerini yarattılar.farklı incillerin ortaya cikmasida bu ranttan o donem güçlü olan herkesin nemalanmak istemesi ve kendi azizlerini yaratip ideoloji ve çıkarlarini koruyan kitaplar yazmalaridir.
gerçek incil'in ortada olmadığı doğrudur. bunun sebepleri ise uzun ve malum: havarilerin dağılması, belki hepsinin okur yazar olmaması, yazılan şeylerin bazılarının haincesine yok edilmesi vs.

kaybolacağı allah tarafından önceden bilinen bir kitabın neden gönderildiği sorusu ise, güzel bir soru. şahsen ilk defa duyuyorum, sanırım orijinal. cevabı da sanırım, hazret-i isa'nın diğer peygamberler'den ve hatta diğer insanlardan farklı bir insan olmasıyla ilgilidir. o, babasız, mucizevi bir şekilde dünyaya geldi ve mucizevi bir şekilde yok oldu, göğe yükseltildi. insanlara mesajını verdi ve gitti. bundan ötesi, allah'ın hikmeti!

ama onun aslında yaşamadığı veya evlenip çocuğu olduğu, soyunun fransa'da saklandığı gibi şeyler tamamen uydurma. o eğer yaşamasaydı, birbirinden farklı ve amaçları az çok bir olan bir çok incil taslağı, aynı anda ortaya çıkabilir miydi? dört değil, bir çok incil taslağı, hep onu anlatmak için yazılmadı mı?

bunların hiçbirinde geçmeyen şeyler ise sonradan uydurulmuş, sansasyonel şeylerdir; da vinci'nin şifresi vs gibi...
120 ila 150 yıl sonra çıkmaya başlayan ilk incil nüshaları kutsal kitap hüviyeti taşımadığı gibi, hz isa nın söylediği sözcüklerden oluşan metinler olduğu bilinmektedir. Bu hususlar dikkat nazarı ile incelenir ve mantıklı bir süzgeçten geçirilirse ne demek istediğim gayet net bir şekilde anlaşılacaktır.

Hulasa, yahuda incili yukarıda bildirilen tarihler arasında yazılmış en eski metinlerden birisi olmasına rağmen, diğer incil nüshaları ile muazzam farklılıklar göstermektedir. Meselenin tam merkez noktası ise, bu çeşitlilik ve yüzleri bulan incil nüshaları içerisinde gerçeği bulamama sıkıntısı ve tebliğin başarısızlığı olarak yorumlanabilir mi ?
peygamberlere kitaplar bir anda hazir bir şekilde inmez.vahiy olarak suhuflar(bölümler) halinde inerler.bunlarin birleşimi sonucuda kitap meydana gelir.kurani kerim'i diğerlerinden ayıran fark o dönemde hafızlarin doğru bir şekilde kitabı oluşturmalaridir.hafizlar,sureleri ne bir ayet eksik nede bir ayet fazla olarak kitab haline getirmişlerdir.

ilk etabda kurani kerimde kitap yapılmamış sonra savaş nedeniyle bir çok hafız öldüğü için bilgi kaybını önlemek amacıyla kitap hazırlanmıştır.

aslinda olayi kitaba indirgemek yanlış.ozamanın sartlarini ele aldğımızda 120 - 150 yil sonra ortaya çıkmasıda gayet normal.kitaplar kelime ve cümlelerin bir araya gelmesiyle oluşur.bu kelimeler ozamanın şartlari gereği ezberlenmiştir. çünkü:yeni bir dinin oluşumu aşamasında bunu kağıtlara yazmak,o dönemin baskıcı rejimi tarafından farkina varılıp o dinin sonunu başlamadan bitirebilirdi.nitekim bu kurani keriminde oluşması aşamasında aynı şekilde olmuştur,kagıtlar yerine hafızların hafızaları kullanılmıştır.

kisacası olayı kitap olarak değilde sozcukler olarak dusunursek daha mantikli ve adil davranmış olauruz,kurani kerimide diğer dinlerden ayıran en buyuk fark budur.kağıda geçimi sırasında hiç bir tahribata uğramamış yegane kutsal kitabtır
insanlığın son kutsal kitabı olan kuran ı kerim içeriğinde bir çok sure, incil in insanlığa gönderildiği ve tebliğ edildiğini beyan etmektedir.

şimdi kısaca bu ayetlere göz atalım.

http://meal.ihya.org/kurandan-ayetler/kuranda-gecen-incil-ile-ilgili-ayetler.html

oysa ki, durum tam tersidir. modern bilim ve arkeolojik kalıntılar hz isa döneminde böylesi bir kitabın olmadığını, ilk incil nüshalarının hz isa nın ölümünden 120 ila 150 yıl sonraları ortaya çıktığını ve yüzlerce olduğunu söylemektedir. bu inciller, içeriğinde tam bir kutsal kitap özelliğinden ziyade, hz isa ya ait olduğu düşünülen sözcüklerin birleştirilmesi sonucu ortaya çıkmış ve 4 ila 5 nüsha arasında toplama sahifelerden müteşekkildi. yine 1980 li yıllarda mısırda bulunan yahuda incili içeriğindeki bir metin oldukça kafa karıştırıcıdır. zira, bulunan kutsal kitap içeriğinde hıristiyanlık aleminin ihanetle suçladığı yahuda nın ihanet değil hz isa tarafından söylenenleri yerine getirdiğini belirtmiştir.

kuran içeriklerinde süreklilik dahilinde gökten indirilen kutsal kitap incil tebliğ edildiyse nerededir?

diğer taraftan insanlığa ulaşamamış bir kutsal kitaptan bahsetmek mümkün müdür ?

böylesi bir durum karşısında hiçbir insanın okuyamadığı bir kutsal kitap, yaratıcı tarafından niçin gönderilmiştir?

allah c.c bu durumun olabileceğini kestirememiş midir?

üstte bildirdiğim bilimsel doğruların daha da ilerisi olan bazı düşünceler, hz isa nın hiç yaşamadığını ve var olmadığını savunmaktadır. bu konu hakkında bilgisi olan, ya da islam teolojisi doğrultusunda cevap verebilecek yazarlara şimdiden şükran ve teşekkürlerimi iletirim.