bugün

türkiye ve dünya genelindeki her önemli gelişmeden sonra (bu bir salgın olur, deprem olur, savaş olur, bir ülkede iktidar değişikliğine kadar her şey olabilir) "hıçbır şıy ıskısı gıbı ılmıyıcık" diye papağan gibi aynı şeyi söyleyen apokaliptik dalyarakları üzecek gerçektir. cavit-19'u ispanyol gribiyle kıyaslayan cahiller bilmezler ama 1957-1958 ve 1968-1969 yıllarında dünya cavit'ten daha büyük iki pandemiyi atlatmış ve sonunda yine her şey eskisi gibi olmuştur. öyle ki bu iki salgını bugün kimse hatırlamaz bile! kaldı ki korona salgını, biri 1 milyon, biri de 2 milyon kişiyi öldürmüş olan bu salgınların yanında devede kulak kalacağı için ne dünyayı değiştirebilir, ne de uzun yıllar gündemde kalabilir. tabii o günkü dünya nüfusuyla bugünkü dünya nüfusunu da göz önünde bulundurun.

köklü değişimler öyle siz tahmin ettiniz diye zırt pırt gerçekleşmez. dünya birçok badire atlatmış ve kısa sürede kendini toparlamayı başarmıştır. şimdi maskenizi makatınıza sokabilirsiniz.
yaşanan bir gerçek. gerçi maske haricinde zaten her şey eskisi gibi. demem o ki, ikinci dalga korkutmasının boşa çıkacağı gibi bazı odakların sıçtığı "hiçbir şey eskisi gibi olmayacak" saçmalığı da tarihin çöplüğüne karışacaktır.

eylül ayında görüşürüz.