bugün

zaman zaman hepimizin gerçekleştirdiği eylemdir. karaktersizlik olarak algılanmamalı, gerçekçi olunmalıdır. hayat hepimize zaman zaman yaptırımlar uygular. boyun eğmek zorunda kaldığımız insanlar, yutmak zorunda kaldığımız laflar olur. ama kendinden ödün vermek, en çok işin içinde aşk olduğunda gerçekleştirilen bir eylemdir. dolayısıyla "ben, asla..." ile başlayan cümleler asla kurulmamalıdır. bazı istisnai durumlarda insanı eksilttiği gibi çoğalttığı da olur. özellikle de kendinizden bile daha çok sevdiğinizi anladığınız herhangi biri söz konusu ise.
(bkz: odun vermek)
(bkz: kendinden taviz vermek)
emektar ağaçların her daim yaptığı şey.
(bkmynz: başkasından ödün vermek)

zira: böyle bir şey yok.

demek ki neymiş başlık açmadan önce derin bir nefes alacakmışız.
sonradan büyük ihtimalle çok pişman olmayı getiren eylem. Karşıdaki %80 ihtimalle hak etmeyen biridir ve siz bunu çok sonra anlarsınız.
insanlar zaman zaman özellikle çok sevdiği bir insana karşı yapabiliyor. onun da adı ödünden çok fedakarlık oluyor aslında. hakediyorsa ne mutlu, haketmiyorsa çok yazık.
(bkz: erkeklerin verdikleri şeyler)* *
Bir futbolcunun, kalecinin kırmızı kart görmesi durumunda -aynı zamanda bu takımın tüm oyuncu değişikliği haklarını da kullanmış olması gerekir- kaleye geçip 5 gol yemesi olayıyla bağdaştırabileceğimiz söz kalıbı..

ek: Bu entry de okumuş olduğunuz örneklemenin gerçekle hiç bir ilgisi yoktur, yaşanmış benzeri olay bulunmamaktadır... (bkz: kadıköy panteri)
aşkın insana yaptırdığı en kötü şeydir. aslında en yapılmaması gerekendir.
Çok güvendiğin insanlara verirsin bunu suistimal etmeyeceğinden emin olduğun kişilere verirsin .
bu zamanda kimseye vermemelisin aslında , dikkat etmelisin ,
kendi kendine kötülük etmemelisin . . .