bugün

antalya'nın kaş ilçesine yaklaşık 3 mil uzaklıktaki paris anlaşması'na göre sahipsiz olan adaya yunan askerinin çıkması ile yunan ordusu ile gazeteciler arasında çıkan krizdir.

adamlar buraya gelmişler, binalar inşa etmişler benim askerim uyumuş, benim devletim uyumuş, benim dışişleri bakanlığım uyumuş gazeteciler cevval çıkmış.

vay benim canım ülkem. lan hatırlıyorum da, kardak krizi sırasında malatya erhaç'tan bir gecede 50 savaş uçağı gelmişti antalya'ya. tansu çiller "o bayrak inecek, o asker gidecek" restini çekmişti teyakkuza geçmişti ordu.

şimdi "komşularla sıfır sorun(!)" hedefli pro-aktif dış politikamız olduğundan gıkımızı çıkarmıyoruz. zira susma ve her yapılanı kabullenme gibi bir politika çizgimiz olduğundan, problem çıkmaz!

neyzen'i analım yine;

türk insanı gariptir
her lafı kaldırmaz
ibne dersin kıza
s.kersin aldırmaz.

ey türk insanı, uyumaya devam et. kardak krizi'ndeki haline bak bir de bugünkü haline.