bugün

(bkz: kagıttan kaplan)

daha gerçekçi bir yorum yapmak gerekırse, gucunu kendini ve dunyayı yenıleyebılme yani yuksek adaptasyon becerisinden alır.
bu durum tıpkı, dev aynasından bakıldığında sarman'ın kaplan görüntüsü vermesine benzer.

sam amca'nın ülkesinde, koca koca görünen şişirilmiş balon şirketlerin hisse senetleri, bir gecede beş paralık kağıtlar halinde uçuşmaya başlayınca, kapitalizmin nasıl da pamuk ipliğine bağlı bir sistem olduğu kolayca anlaşılmıştır.
saçmalıktır. tıpkı feodalite gibi kendisinin de tıkandığı, sermayelerin hiç olduğu günler gelecektir. feodalitenin toplumsal üretimle, yığın oluşturan makinelerle baş edememesi gibi kapitalizm de kendisini ezen güce karşı koyamayacaktır. hem böylelikle kapitalizmin keskin sınırlarla belirginleştirdiği sınıflar da belki kendisi yıkıldığında ortadan kalkar.
hiç fark etmez aga, insanlar yıkıp yenisini kurma alışkanlığından vazgeçmez, ne zaman yıkar yenisini kurmaz o zaman hakkettiği şekilde yaşar.
yoksa kapitalizmin de bir ömrü var, en son kendini yeyip bitecek gibi duruyor.