bugün

giderek sosyal etkinliklerin ve hobilerin dibine darı suyu ekilmesinin önde gelenlerinden biri olduğu zararlardır.
yoğun çalışıyorsanız kazandığınız parayı harcamaya fırsatınız olmaz... hoş, zaman olsa da borçlardan dolayı harcayacak paranız kalmaz ya her neyse... skeyim böyle aşkın ızdırabını...
stres, yorgunluk. hele bir de evliysen; bütün gün çalış, eve gel, yemek yap, temizlik yap, çocuk varsa onunla ilgilen, hafta sonu desen, kendine vakit mi ayıracaksın, uyku uyuyup dinlenecek misin, hafta ortası biriken ev işlerini mi yapacaksın, gezecek misin? yetmiyor ki 48 saat...bazen, eğer eve bir yardımcı tutacak kadar kazanmıyorsan, çalışmanın hiç anlamı yok diye düşünüyorum. çifte mesai yapıyoruz biz ya...
evde daha az vakit geçirmek. özlüyorum evimi.

(bkz: evim evim güzel evim)
akıp giden hayattan, güzel güneşli günlerden, dışarda olup biten güzel şeylerden nasiplenmemek. e işsizken de bunlardan nasiplenemiyorsun zaten ne mok yemeye çalışıyosun ki hala.
kavgacı yönünüz gelişiyor ve daha çok insandan nefret ediyorsunuz.
Dışlanarak özgüvenini kaybetmek.
Alttan almaktan saçlarınız da beyazlar görünmeye baslar.
risk almadığın sürece ölene kadar aynı şekilde aynı şartlarda çalışacağın gerçeğiyle yüzleşerek hayatına devam etmek.