bugün

islamın cemaat mantığı, insanın üzerinde olan seçimleri kendine öncül almasıyla olur. yani islamın gerektirdikleri ne seçilebilir ne de reddedilebilir. bir müslümana göre her insan müslüman olma sözü vermiştir ve bu söze uymayanlar cezalandırılmalıdır. Diğer cemaatlerde(bunlara topluluk da diyebiliriz) seçim insana kalmışken. islam, ''mürtedin hakkı hayatı yoktur (said nursi)'' diyerek insanları bu cemaate girmeye ve orda olmaya zorunlu kılmıştır. içerdekileri tutmak içinde ''Ortak miras tarihi'' gibi paradoksal ve işlevsel metalar kullanmaktadır. temel mantığa göre ecdadımızdan bir kimseye vahiy inmiş ve biz reddedeatalarımızın dinini meyiz. Çünkü o atalarımızın dinidir. görünüş olarak nesnel ''olgulara'' seslenmeyi cemaat liderlerinin faliyetlerinde faydalı yapan şey: medet umulan olguların ısrarla çağrı yapan insanların kontrollerinin dışında kalmasıdır. Bu durumun getirdiği çelişkiye bir örnek vermek gerekirse: bir hoca sakat bir çocuğun iyileşmesi için dua eder ve eğer çocuk iyileşirse bu allahın bağışlayışı ve o hocanın hikmeti olur, eğer çocuk iyileşmezse (ki genelde böyle olur) bu sözde kader olgusuna bağlanabilir. işte bir cemaat olarak dinin içerdeki insanları içerde tutma işleyişi bu şekildedir ve aslında islamdan sağlanan bütün rant bu paradoks üzerinbe kuruludur. bir diğer içerde tutma sistemi de daha önce şöyle bir belirttiğim gibi seçimlerin onlara ait olmadığı ve onların yerine başkalarının seçtiği söylemidir. Bu söylemi canlı tutmak için; insanın. sözde allahın karşısında aciz bir varlık olduğunu ve insanın allahın varlığını asla anlayamayacağıdır. Bütün bunların yanında herhangi bir tehdide karşı güçleri birleştirmemek veya birleştirmemeyi savunmak, kafirlik veya hainlik gibi bir ad ile afaroza kaynak sağlar. Eğer bu durum ekonomik boyuta da taşınırsa, afaroz en çok o insanın veya o grubun parasal düzenini etkiler. Bütün bu cemaat mantığına karşı çıkmak isteyen bireyler, atalarının dinine, milletinin bayraktarlığını yaptığı dine karşı gelmiş olur ve ''gerçeğin üstünü örten'' bir kişi olarak adlandırılırlar. sadece bu adla kalmayıp, durum şiddete de kayabilir. bu tabiki çok acı bir durum olur. ama insanlığın bir gün bu cemaatçi anlayışı terkedeceği de mutlaktır.

burda dini coğu yerde cemaat olarak adlandırmam onun sosyal işleyişini eleştirmemden dolayıdır. dinin metafizik boyutu çok daha ayrı bir konudur.