bugün
- bik bik'in mutfağına konuk olmak15
- mert hakan yandaş12
- jose mourinho20
- sari renkli seker13
- sudekiray14
- eve çağıran erko24
- bimde çalışanda akıl var mı17
- metin arolat46
- 21 eylül 2024 fenerbahçe galatasaray maçı111
- fenerbahçe taraftarı31
- victor osimhen8
- anın görüntüsü28
- ismail kartal9
- the crying one9
- okan buruk19
- fenerbahçe nasıl kurtulur10
- sözlükte nefret ettiğiniz yazarlar ve sebepleri18
- gabriel sara'ya 19 milyon veren mallar9
- 21 eylül 2024 fenerbahçe'ye verilen penaltı12
- fenerbahçe9
- siber güvenlik başkanlığı10
- arkadaşlar sizce bu bana yakışır mı12
- sözlük erkeklerinin arabaları10
- seks kasedinizi yaymakla tehdit edilse naparsınız10
- herkes uyudu mu8
- aranızda medyum olan var mı13
- narin güran18
- fb gs'yi yensin götüme rakı şişesi sokarım8
- cumartesi gecesi fenerli yazarlar kucağa oturacak8
- b'u r c u24
- neden sürekli kabız oluyorum17
- ya tarkan da ölürse10
- fenerbahçe galatasaray derbi sonucu ne olur15
- amca diyen kasiyer kız8
- otobüste uyuyamamak8
- bugün bir değişiklik yapalım bilgi entrysi girelim25
- kocam ol diyen kadın9
- bel çevreniz kaç cm12
- hangi sözlük kızıyla ne yapmak isterdin22
- nickli başlık açanlar kucağa alınacak12
- sağ yan ağrıması8
- hasta olsam geçmiş olsun der misiniz9
- bursa da başı açık öğretmen istmeyen okul müdürü19
- geçmiş olsun menuet13
- arkadaşlar beni neden insta'dan takip etmiyorsunuz12
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz11
- notaların cinsel ilişkiye girmesi10
- derbi sonrası mourinho'nun istifaya davet edilmesi11
- zafer partisi8
- uludağ sözlük discord grubu12
Tamamen allah rızası için yapılması gerekendir. Samimiyet gerektirir.
12. Ebû Abdurrahmân Abdullah b. Ömer b. Hattâbdan (ra)
Resûlullahın şöyle dediğini işittiği nakledilmiştir:
Sizden evvel yaşayanlardan üç kişi yola çıkar; geceyi geçirmek için bir mağaraya girerler. Derken dağdan bir taş düşer ve mağaranın ağzını kapatır. Bunun üzerine: Bizi buradan iyi amellerimizi hatırlayarak dua etmekten başka hiçbir şey kurtaramaz. derler.
içlerinden birisi:
Allahım, benim ihtiyar bir annem ve babam vardı. Akşam, onlardan evvel ne çocuklarımı doyurur, ne de hayvanlarıma bakardım. Günün birinde odun toplamak için uzaklara gitmiştim. Fakat geldiğimde onları uyumuş buldum. Onları uyandırmayı ve onlardan evvel ailece süt içmeyi hoş görmedim. Çanak elimde olduğu hâlde uyanmalarını bekledim. Nihayet sabah oldu. Çocuklarım ayaklarımın altında açlıktan ağlıyorlardı. Derken annem babam uyandılar ve sütlerini içtiler. Allahım, eğer ben bu işi senin rızan için yapmışsam, bu taş yüzünden başımıza gelen sıkıntıyı bizden uzaklaştır, der. Taş bir parça açılır, ancak çıkılacak gibi değildir.
ikincisi şöyle der:
Allahım, amcamın bir kızı vardı ve ben onu herkesten çok seviyordum. (Bir rivayete göre; bir erkek bir kadını ne kadar sevebilirse ben de o kadar seviyordum.) Onunla birlikte olmak istedim, ne var ki teklifimi kabul etmedi. Bir kıtlık senesi zorda kalınca bana başvurdu; kendisini bana teslim etmesi şartıyla ona yüz yirmi altın verdim. Kabul etti. Bu fırsatı elde edince (diğer bir rivayet göre; cinsî münasebete başlamak üzere iken), Allahtan kork da haksız olarak mührümü bozma, dedi. Ben de (Allahtan korkarak) bu çok sevdiğim kızdan uzaklaştım; verdiğim altınları da ona bıraktım. Allahım, eğer ben bu işi sırf senin rızanı kazanmak için yapmış isem içinde bulunduğumuz sıkıntıyı üzerimizden defet, diye yalvarır. Mağaranın girişindeki taş bir parça daha açılır; fakat yine çıkılabilecek gibi değildir.
Üçüncü şahıs da şöyle der:
Allahım, ücretle işçiler tuttum ve ücretlerini verdim, yalnız biri ücretini almadan bıraktı gitti. Onun ücretini çalıştırdım; onun hesabına ayırdığım mal çoğaldı. Bir müddet sonra o adam yanıma gelerek:
Ey Allahın kulu! Ücretimi ver, dedi. Ben de: Şu gördüğün develer, öküzler, koyunlar ve köleler senin alman gereken ücretten çoğalmıştır; hepsini al götür, dedim. O da:
Ey Allahın kulu, benimle alay etme, dedi. Ben:
Seninle alay etmiyorum (gerçeği söylüyorum), dedim. Bunun üzerine malları aldı ve hepsini sürüp götürdü; geriye hiçbir şey bırakmadı. ilahî, eğer ben bunu senin rızan için yapmışsam, içinde bulunduğumuz sıkıntıyı üzerimizden defet, der. Taş mağaranın ağzından kayar ve onlar da çıkıp giderler.
(B2272 Buhârî, icâre, 11; M6949 Müslim, Rikâk, 100)
12. Ebû Abdurrahmân Abdullah b. Ömer b. Hattâbdan (ra)
Resûlullahın şöyle dediğini işittiği nakledilmiştir:
Sizden evvel yaşayanlardan üç kişi yola çıkar; geceyi geçirmek için bir mağaraya girerler. Derken dağdan bir taş düşer ve mağaranın ağzını kapatır. Bunun üzerine: Bizi buradan iyi amellerimizi hatırlayarak dua etmekten başka hiçbir şey kurtaramaz. derler.
içlerinden birisi:
Allahım, benim ihtiyar bir annem ve babam vardı. Akşam, onlardan evvel ne çocuklarımı doyurur, ne de hayvanlarıma bakardım. Günün birinde odun toplamak için uzaklara gitmiştim. Fakat geldiğimde onları uyumuş buldum. Onları uyandırmayı ve onlardan evvel ailece süt içmeyi hoş görmedim. Çanak elimde olduğu hâlde uyanmalarını bekledim. Nihayet sabah oldu. Çocuklarım ayaklarımın altında açlıktan ağlıyorlardı. Derken annem babam uyandılar ve sütlerini içtiler. Allahım, eğer ben bu işi senin rızan için yapmışsam, bu taş yüzünden başımıza gelen sıkıntıyı bizden uzaklaştır, der. Taş bir parça açılır, ancak çıkılacak gibi değildir.
ikincisi şöyle der:
Allahım, amcamın bir kızı vardı ve ben onu herkesten çok seviyordum. (Bir rivayete göre; bir erkek bir kadını ne kadar sevebilirse ben de o kadar seviyordum.) Onunla birlikte olmak istedim, ne var ki teklifimi kabul etmedi. Bir kıtlık senesi zorda kalınca bana başvurdu; kendisini bana teslim etmesi şartıyla ona yüz yirmi altın verdim. Kabul etti. Bu fırsatı elde edince (diğer bir rivayet göre; cinsî münasebete başlamak üzere iken), Allahtan kork da haksız olarak mührümü bozma, dedi. Ben de (Allahtan korkarak) bu çok sevdiğim kızdan uzaklaştım; verdiğim altınları da ona bıraktım. Allahım, eğer ben bu işi sırf senin rızanı kazanmak için yapmış isem içinde bulunduğumuz sıkıntıyı üzerimizden defet, diye yalvarır. Mağaranın girişindeki taş bir parça daha açılır; fakat yine çıkılabilecek gibi değildir.
Üçüncü şahıs da şöyle der:
Allahım, ücretle işçiler tuttum ve ücretlerini verdim, yalnız biri ücretini almadan bıraktı gitti. Onun ücretini çalıştırdım; onun hesabına ayırdığım mal çoğaldı. Bir müddet sonra o adam yanıma gelerek:
Ey Allahın kulu! Ücretimi ver, dedi. Ben de: Şu gördüğün develer, öküzler, koyunlar ve köleler senin alman gereken ücretten çoğalmıştır; hepsini al götür, dedim. O da:
Ey Allahın kulu, benimle alay etme, dedi. Ben:
Seninle alay etmiyorum (gerçeği söylüyorum), dedim. Bunun üzerine malları aldı ve hepsini sürüp götürdü; geriye hiçbir şey bırakmadı. ilahî, eğer ben bunu senin rızan için yapmışsam, içinde bulunduğumuz sıkıntıyı üzerimizden defet, der. Taş mağaranın ağzından kayar ve onlar da çıkıp giderler.
(B2272 Buhârî, icâre, 11; M6949 Müslim, Rikâk, 100)
Bir müslümanda bulunması gereken 2 ana erdemdir.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar