bugün

hz adem in konuştuğu dil olarak bir çok yerde arapça geçmektedir. o zamanda aklımıza biz neden arapça konuşmuyoruz gibi bir soru geliyor. babadan oğula dil öğretiminde bir aksamamı oldu acaba? bazı yerlerde bunun açıklaması olarak nuh tufanı gösterilmekte. fakat hz nuh da arapça biliyordu.Gerek islâm, gerekse Batı kaynaklarındaki bilgiler, Hz. Adem'in konuştuğu dilin kıyamete kadar konuşulacak bütün dillere kaynaklık ettiği yönündedir. Allah (cc) Kur'an'da: "Ve Adem'e isimlerin hepsini öğretti, sonra onları meleklere gösterip: 'Haydi, davanızda sadıksanız, bana şunları isimleriyle haber verin.' dedi." (Bakara 2/31) buyurmaktadır.
sami nereden aklına geliyor böyle karmaşık işler.
sami dil ailesi
kısa ve öz:

süryanice'dir!
-anne, hz adem süryanice konuşuyormuş
*bilmem olabilir.
-babam bana niye öğretmedi o zaman?
*ben sana öğretirim ademden gelen benim, baban charliden gelmiş.
cennette konuşulacak dil ile aynıdır.

yani bildiğin arapça'dır.

edit: ahahahahaha.. süryanice ne lan.. sen bugünkü süryanilerin konuştuğu dili gerçekten de aramice mi sanıyorsun yoksa?
yok japonca konuşuyordu. allahım ya...
adem'in dili islam inancına göre arapça'dır, lakin hristiyan ve yahudi inancına göre ise aramice'dir.

tabi daha arap diye bir toplumun olmadığı bir dünyada hz adem nasıl arapça konuşuyormuş yobaz kesim bir zahmet onu açıklayıversin...

lakin şöyle bir de tarihi gerçek var aktarmadan geçemeyeceğim;

milattan önce 2500-3000'li yıllarda firavunlar döneminde henüz yeni doğmuş bir bebeği bir odaya kapatırlar ve onunla bir süre hiç konuşmazlar, tabi bu deney bebeğin hangi dilde konuşacağını merakla yapılmış, ve bir süre sonra bebek konuşmuş, ilk kelimesi ibranice "anne" demek olmuş.

bu da böyle bir ayrıntı işte.
belkide şu anda dünyada yaşamayan bir dil konuşuyordur.
tekrar girmeyi gerekli kılan konu...

tasavvuf kitaplarında şöyle geçer: hazret-i adem'in dili süryani diliydi. ama bugünkü konuşulan süryani dili değil, ilkel diyebileceğimiz, tek heceli kelimelerden oluşan bir süryanice... bütün peygamberler ve evliya'dan bazıları da o dili bilirler... hatta çocukların dünyaya geldiklerinde konuştukları dil, işte bu süryani dilinde izler taşır. mesela suya "mu" derler vesaire... (örnekleri tam hatırlamıyorum.) bu en eski süryanice'den ayrılmış ilk dil ise, hintçe'dir.

tasavvuf kitaplarında yine geçer: arapça, gelmiş geçmiş diller içinde en mükemmelidir. bir devenin yürüyüşünü bile 70 değişik şekilde ve özellikleri içinde anlatabilirler. zaten arap demek "güzel konuşan, lisanı fasih olan" demektir. çölde, hiçbir medeniyetin olmadığı bir iklimde, hazret-i ismail'in ardından gelen nesiller içinde ve bir anda ortaya çıkmıştır.

ama en eski beşer dili, arapça değil, onun da atası olan süryanice'dir.

not: ben tasavvufa çok inanırım. (günümüzdeki anlamda uyduruk tarikatleri kastetmiyorum.) o yüzden, tasavvuf büyüklerinin kitaplarında yazılanları sorgusuz gerçek kabul ederim...
-anne, hz adem sümerce konuşuyormuş
*hayır zannetmem o cennet dili arapça konuşuyordu.
-ben ikisinide konuşamıyorum .babam bana niye öğretmedi o zaman? kimse cennette beni anlamayacak
*ben sana öğretirim ademden gelen benim, baban charliden gelmiş.
hz. adem in hangi dili konuşuyor olabileceğini merak etmekle birlikte, yukarda okuduğum bir entry e takıldım,

dilsiz insanlar, aslında duyma özürlü oldukları için konuşamıyorlar, peki o bebek, kendisiyle hiç konuşulmazsa nasıl konuşabilir ki, yani konuşmak aslında duyarak öğreniliyor, aksi mümkün görünmüyor.

ha birde bir yerde okumuştum, mahşer günü,mezardan dirilttiği kullarına yaratıcı, süryanice,'hadi rabbinize gelin' diyecek, yazıyordu.
bu kadar çok dilin olması belkide hz ademin veya nuh un tüm dilleri bilip her çocuğuna farklı dili öğretmesidir. peki o zaman bu kadar çok çocukları olmuşmudur.