hayatından memnun olmayanlara tavsiyeler

hayatınıza son vermek için girişimde bulunun. erkekseniz kadın, kadınsanız erkek bir kiralık katil tutun. bir hafta içinde sizi takip edip, uygun yerde gebertmesini isteyin. sonra aşık olsun size. siz de ona aşık olun. öldürmek yerine gelip deli gibi sevişsin sizinle. belki işe yarar.

artık ona sevdiğini söyle, öyle mutsuz ol.

bugün geri kalan hayatımın ilk günü.

(bkz: american beauty)

gidin balık tutun zevk alırsınız.

her şey için geç kalmış sayılmazsınız alın iki liraya bir çamaşır ipi asın kendinizi.

çok zor değil.

Ölmek en iyi çözümdur çünkü belli bir yaşa geldin ve hâlâ hayatından memnun olamadin iki yol var karşına çok iyibir insan çıkar onunla evlenir yeni bir düzen kurarsin yada böyle s.k gibi yaşamaya devam edersin.

Sahip olduklarıyla mutlu olmasını bilme tavsiyesidir.

değiştirilmeyecek şeyler için kendinizi yıpratmayın ve kabullenin. kendinizi hayatınızı sevin, elinizde olan kısmı da şekillendirin.

öl, intihar et diyenleri pek sallamayın, ziraa onu diyen de mutsuz amk hayatından.

hayattan memnun olucak şeyleri dikkate alın. söylemesi kolay ama yapması zor maalesef.

yoğurdun içine ayıkladığınız narı koyun ve cildinize gül suyu iyi gelir. her şey çok güzel olacak, parolamız da bu.

bu hayatı sen istemedin, ama değiştirmek senin elinde.

ayağa kalkmışken bir su getirir misin diyene siktir git lan sen al deyin.

Parayı pulu siktir edin, aileye dostlara düşkün olun.

ne bekliyordunuz ki dedirtir. şimdi tükettirme stratejisi var insan ne kadar ihtiyacı olmayan şeye sahipse de o kadar mutsuz olur. en ufağından elinde 2 bin liralık telefonu olanların kaçı 2 bin liralık adam kaçı tüm özelliklerini kullanıyor kaçı dünyayı yönetiyor ya da 500 liralık ayakkabı giyen adam hayatını ayaklarından mı kazanıyor. insan çok tüketti mi çok mutsuz olur. aramak için telefon, giymek için ayakkabı, konuşmak için dostu fazlaysa ne beklersin ki. insan doyumsuzdur. bir de örtük bir algılama vardır ki o da şöyle; mutlu anlarda buraya gelip ben çok mutluyum demezken üzüntülü ve yalnız anlarda bunu düşünürsünüz. insan mutsuz olduğundan daha fazla mutludur facebook ergengenleri hariç kimse gerçek mutluluktayken anı yaşamamazlık etmediği için farketmez. kalan noktadar da göze batar.

bunu ne için mi diyorum türkiye'nin %60 ı mutsuz ve mutsuz olanların %80i anti deprasan kullanıyor. mutsuzluğa bile doğal çözüm yokken mutluluğu neden kısıtlarlar ki.

bunu anlamayacak çok kişi var ama yazayım dedim. mutlu olduğunuz anları görmezsiniz yaşarsınız.

olum o kadar tavsiye verdik hala memnun değil misin lan hayatından.

o zaman son bir çare fare ilacı içip sessizce ölmeyi dene.

küçük prensi okusundur.

(#22081440 )
(#22090445 )

tamam amk mutsuzsun da, sana her gün bur da nasihat etmekten bıktım ben. neyin derdindesin lan sen, neyi arıyorsun, neyi kaybettin bunun bile farkında değilsin.

sen önce bana şunu söyle hacı...sen küçükken hayalini kurduğun kaç şeyi bugün gerçekleştire bildin. kaçını yapa bildin, kaçını yapmak için gayret ettin. yoksa sana senden bir bok olmaz dedikleri günden beri hayata mı küstün. eger öyle olduysa ben senin kafana tüküreyim.
açıldın mı lan? hoşlandıgın kıza. açılamadın gene değil mi? gene korktun değil mi? ya kabul etmezse diye. la olum ben şu hayatta bir tane kadın sevdim, sırf senin şu durumundan dolayı kaybettim lan ben onu. konuşsaydım kabul edecekti, eger konuşsaydım koşarak gelecekti...tabi sonradan öğrendim ben. ama öğrendiğimde iş işten geçmişti.

git konuş lan, ondan sonra mutsuz ol.

gene görüşme dileğiyle.

sözlük yazarlarının girmiş olduğu tavsiye entrylerinin uygulanabilir ve makul olanlarını hayata geçirmek.

Zamana birakin.

hayatında hiç gezmediğin gitmediğin yerlere git , yapmadığın şeyler yap , yeni insanlar tanı , yeni tatlar keşfet , aksiyona takıl.

'hayata evet de!' (yes man)

memnunmuş taklidi yapmayın.

etrafınızdaki insanları değiştirin.

Sana hayatı sevdirecek birini bul. Sonra bırakıp giderse orasına karışamam tabi.

mezarlıkları, hastaneleri, ceza evlerini, sokakta yatan sahipsiz insanları ziyaret edin. sonra size verilen hayat için allaha dua edin.