bugün

ilhan berk şiiri.

dönüp duruyor yol. sonunda orda durduk.
açık kapıdan gördük,
oturmuş yün eğiriyordu

elinde kirmeni.
kocaman bir yumak kapının orda yuvarlanıp kalmıştı.
Eşikten başımızı uzatıp:
'nasılsın?' dedik. sanki
bir sandalyenin yerini değiştiriyormuş gibi
'ölüp gidiyoruz işte!' dedi,
kaldırmadan başını.
günlük işlerdenmiş gibi ölüm.

bir rüzgâr dövüp duruyordu önündeki denizi
arada bir başını kaldırıp baktığı.

deniz eskisi, adam yayınları
bitis olmadan baslangiclarin, gece olmadan gündüzün bşr anlamı olmayacaği için ölüm kabul etmemiz gereken - acı da olsa- kabul etmemiz gereken bir hakikattir.

su haytat denilen manasizliklar için manalanmasini saglayan ve mayalayan ölüm günlük işler gibidir.

belki de hayatin zart zurtlarina karsi kacabileceğimiz yegane limandir.

unutmanin sevkatli kollarina sıgındiğimiz uykunun buyuk abisidir ölüm.

binaeylehen ölüm allahin emri ayrilik olmasaydi keske ama ne yazik ki hayat bu...