bugün

hepimiz hayatımızı devam ettirirken kendimiz olmaktan alabildiğine uzak durup o an hiç de öyle olmadığımız halde oyun gereği maskeler takar dururuz..

nefretimizi kusmak isteriz, kusamayız..
sevgimizi göstermek isteriz, gösteremeyiz..

bir de bazen çok sakin ya da çok fevri sandığımız insanların- ki bunlar en çok bu özellikleriyle ön plandadırlar, o derece seçilirler ki insanlar arasından, umarsızlıkları ya da kızgınlıklarıyla ..

işte bunun gerçek olmadığını anlayabileceğimiz tek an herhangi bir kavgaya karıştıkları andır..

o anki tavırları asla numara değildir..

bir insan basitliğini de ağırbaşlılığını da kavgayı daha da celalalendirdiğinde ya da yatıştırdığında belli eder..

kendimizi ya da başkalarını ancak bu şekilde gerçekten tanırız..
(bkz: reina da dans ederken yere akbil dusurmek)
annemi gördüğüm an ne olursa olsun o varken asla maskemi takınamıyorum.
size en ihtiyaç duyulan bir anda söyleceğiniz bir söz ya da yapacağınız bir davranıştır.
(bkz: toplu ulaşım aracında kuran öğretmek)