bugün

her taraf bok kokuyor. memleketi bir çift kadın gögsüne satarım diyen yazarın yönettiği, aslında kimlerin yönettiği aşikar boktan yazarların acımasızca saldırdığı bu ülkenin nadide kurumuna saldırmalarını haklı gören zihniyetin samimi olmayan hedesi hödesi.

balyozdan sonra ne gelecek merak ediyorum. balyoz albaysa bundan sonraki gündem mitralyöz olabilir belki. bak iyi uydu hem kafiyeli de. generallerleri de çağrıştırıyor phonotik.

ordu darbe yaptı mı yapar kimseye de sormaz. memleketi bir çift kadın gögsüne satanların da götüne bir çift kadın gögsü sevabına heykeltraşlayıp konduruverir. konu bu değil. ordu böyle asılsız iddaları atanların nerden beslediklerini bu ilişkileri açıklayacağını söylüyor. yani enformasyon. bu kadar güvenilmeyen bir komuta kademesi istifa bile edebilir.bu da ziktiriboktan delil bile olmayacak iddalarla saldırılan bir kurumun haklı tepkisi. peki siz ne yapacak sandınız darbe mi? güldürmeyin beni!

ayrıca (bkz: hadi oradan) (bkz: bsgçk)
aleni kuru tehdittir.bir genelkurmay başkanı bildiklerini neden halkından gizliyor madem bu kadar önemli o zaman açıklasın.ama yok işte aynen üstü kapalı hangi adrese gittiği belli olmayan vicdansızlar hakareti gibi son derece belirsizlik içeren kupkuru bomboş bir açıklamadır.
birilerini geren ve korkutan tavır olsa gerek.
artık bu andavallarda biliyorki darbe olmaz.
ama en çok darbe isteyen ve darbe ile yine mazluma yatmak isteyen onlar.
ee bunlar olmayınca pislik kokan, iftira kokan beyaz saray senaryoları ile tsk'ya iftira atıyorlar.
sonnunda tsk patlayınca, akınızı alırız deyince 3.5 attı işbirlikçiler.
büyük ihtimal tsk da bu darbe palavralarını sıkan, yazan, ortaya süren, sahte belge hazırlayan hain sürüleri için veya bunlara ses etmeyenler için bir çok belge mevzut.
bunlar ortaya çıktığında kadın memesine vatan satan tayfanın sonu mahkeme önünde sonsuza kadar hesap sormak olacak.

ama tsk yine iyi niyeti, ülke kaosa gitmesin diye bunları açıklamak istemiyordur.
çünkü çopu kesimin bildiği şeyleri belgeleri ile açıklarlarsa ülke baya karışır.

gerçi taraf yarın yine yardırır bir belge ve darbe planı.
derler ki; " tsk da bizleri * kötüleyen, karalayan sahte belgeler var, şok şok şok şok " diye atlarlar.
hatta yine imzasız, adı belli olmayan çakma bir subay hemen dinci gazetelere yardırır bir imzasız mektup.
" o belgeleri ben hazırladım. sizleri karalamak için " diye.

bence başbuğ bu kudurmuş köpeklere karşı ne olursa olsun herşeyi açıklasın.
üstüne kuvvet komutanları ile birlikte istifa etsin.
zira biz bu kadar iftirayı kaldıramıyoruz, bize kimse sahip çıkmadı diye.
işte o zaman kaçacak delik arar bu kadın memesi severler, pkk ile foto çektiren uşaklar.
ülkeyi koruması gereken askerin kendini koruma derdine düştüğünü gösteren tavır.
bünyesindeki millet iradesine karşı yapılanmaları temizlemek yerine hala kendini savunmak ile meşgul ordunun enteresan tavrıdır. neymiş açıklasınlar da biz de öğrensek. hep aynı hikaye insanlar sıkıldı artık. bundan 20 yıl öncesinde böyle masaya vurmakla, tehdit etmekle her şey oluyordu ama o günler geride kaldı.
açıklamama hakkını kendisine bahşetmemesi gereken bir tavırdır.
madem halkı ilgilendiren bir konuda çok önemli birşey biliyorsun açıklamak zorundasın.
hukuk yolunu seçen bir genelkurmay ın darbe korkutucularına rahatsızlık veren tavrı. ortada inanılmaz iddialar var. dün her açıdan a konuşan emekli koramiral atilla kıyat ın iddiaları darbe lafı isteyen akp ve yandaşlarını rahatsız etmiş durumda. iddiaya göre tsk ya yönelik savaşın belgeleri başbuğ un elinde olabilir, açıklarım tavrı bu olabilir.

darbe iddilarının asılsız olduğuna aklı selim sahibi herkes anlamaktadır. taraf gazetesinin gerizekalıca tahriklerine gülüp geçen genelkurmay başkanı atilla kıyat ın ihtimal olarak üzerinde durduğu iddiları açıklarsa yani bu iddia gerçekse ortada ne hükümet kalır ne de meclis.
genel kurmay başkanının basınla haşır neşir ola ola 'elimde belgeler var açıklarım' modu ile uğur dündarlığa soyunduğu andır.
halkı yönetimden soyutlamış bir şekilde gerçekleştirilen icraatların neticesinde meydana gelen siyasi çekişmelerin bir göstergesi olarak, ordunun bu çekişkemeler içerisinde kendisini savunma amaçlı blöf tarzında bir söylemde bulunması hiçte şaşılacak bir durum değildir, ne yazık ki...
(bkz: çok korktum)
ne konuşuyorsunuz?
söyleyin bizde gülelim (!)