bugün

evet, dün babam eski günleri anlatırken bir kez daha yüzüme tokat gibi vurulan gerçektir.

annem-babamın fakirliği:

2 dolmuş parası vermemek için yürünür, arabanın lafı bile pahalıdır, ayda 500 gr kıyma yenilir, rutubet manyağı bir bodrum katta oturulur, şahsım doğduğunda alınacak karyola*m bile yoktur. babam sevgililer gününde anneme maydonoz almıştır, babamın hala sakladığı, 2 ekmek daha az alırsak ayın sonunu nasıl getiririz diye hesap yaptığı kağıt parçası hala cüzdanındadır.

yengem-dayımın fakirliği:

1. el araba alınır, her gün gezilir, dışarıda yemek yenilir, köpeklerine tavuk, sosis yedirirler, her şey yerli yerindedir, dayım sevgililer gününde yengeme yüzük alır. para saçmaya devam ederler.

durumun en keskin farklarından biri ise annemle babamın hiç borç almamış olmasıdır. sağolsun dayım en az 10.000 tl borçtadır. ve sıfır araba almıştır.

gel de dayına kızma böyle durumda. ben doğduğumda getirdiğim şans*la babam paranın mna koymuştur o ayrı mesele. ama kıymet bilmektedir. sözüm sana dayı, kıymet bil.