bugün

unutmaya çalışırken, herhangi bir kanalı açtığınızda "daaan" diye karşınıza çıkıp acınızı tazelemesidir. hele ünlüyken tanışmışsanız, her an görme riskiniz olduğundan, unutmak için bir gününüz bile yoktur. televizyondan uzak kalmak çözüm gibi görünse de, gözünüz saatte programını beklersiniz. her gün acı çekmektir, her gün gözyaşı dökmektir. gözden ırak durumu olmadığı için hakikaten çok sabır ve irade isteyen, tam bir çıkmazdır. *
yeni sevgilinin de ünlü olma ihtimalini arttıran durum. (bkz: elini verip kolunu kurtaramamak)
eski sevgilim carmen electra filan olmadıkça sorun değildir. ama carmen olduğunu düşünsene hafız, ne zaman tv'de ya da internette filan görsen birileri -söylemesi ayıp- pilavı kaşıklıyor. o acı bitmez işte.
kimi zaman ünlü olmanın da kurtaramayacağı bir durumdur. şimdi ferhan şensoy'u ele alalım. kendisi fantastik bir mizahi zekadır bildiğimiz gibi. şimdi bu adamın eski manitası derya baykal. tv'de filan görüyoruz, kadın inceden kayışı koparmış, incik bonccuğa vermiş kendini. ferhan şensoy da bu kadını her görüşünde kahrolmuyor mudur? ben olsam olurdum, bişe diil iki de kızları var* "allah'ım kızlarım bari bunun gibi olmasın" derdim.
üstüne bi de eski sevgilinin yeni sevgilisi armatör olursa tadından yenmez.
misal ben bi dönem brad pitt'leydim o tabii abd'de ben ayri bi yerde zorlandık. bakım görüşemiyoruz bi de o beni aldatıyo muymuş ne koca dudaklı bi kadınla bi kızdım dedim bitti bu iş. duyglarımla oynadın şerefsiz die bağırıp kafasına vazo fırlatmadım hani sözleşmeleri vardır tazminat filan olasın diye. şimdi matt damon'layım oh yani brad kadar ünlü değil daha rahtım. hayır bişi değil , bi yere gidemiyorsun çok ünlü olunca üstünü başını yırtan kadınlar yok işte her dakika bi paparazziler..
(bkz: rüyalar gerçek olsa)
mesela emre aydın'ın eski sevgililerini çok rahatsız eden bir olaydır. arkadaş adam artık neler yaşadıysa sürekli bir eski sevgili muhabbeti... sürekli lanet okumalar, hayatımı mahvettinler. bu kadar kulağı çınlayan kadın iflah olmaz gibi geliyor bana.
kimi zaman ünlü olmasından bağımsız berbat bir olaydır. bu kategoriye giren çocuklar için şöyle isimler düşündüm; mike tyson, leyla ali. allah başa vermesin.
şaka bir yana, çok güzel bir kadınsa çok daha iyi olur. internet başındakiler olarak genelde sümsük tipler olduğumuz için, kolay kolay hiçbir kız bize dönüp bakmıyor. ama bilseler ki monica zamanında bu herifle birlikte olmuş, kızlar der ki "herhalde bu sümüklü ve ağzı burnu yara bere herifte bir şeyler var. dur bi de ben deniyim.". bayram ederiz valla.
edit: kim olcak kardeşim, monica belluci tabii. monica levinski olacak hali yok. işim olmaz onla, densiz karı. sen tut elalemin kocasına blovcap yap, olacak iş değil.
son derece karmaşık düşüncelere sevk edici bir gelişmedir gayriihityari.
hayatına dair bir sürü gerekli/gereksiz teferruatı bildiğiniz, hayallerini, korkularını, zayıflıklarını, gereksinimlerini, mutlu olma şekillerini, yakından ne kadar kepçe göründüğünü vs. bildiğiniz eks yavuklunun bir gün ekranlarda/sağda solda endam eylemesi neticesinde tuhaf duygularla donanmasıdır insanın.

gülünç geliyor o durumda sevgiliyi seyretmek, çünkü çizdiği profil yansıttığı kişilik çoğunlukla nabza gereken şerbetin miktarı kadar oluyor. faklılaşmış/talebe göre şekillenmiş/rol yapıyormuş bir halde yansıyor.

bu şekillenme nedense hep zıt bir doğrultuda greçekleşir. tüm ruhunu sardığınız götünü başını bildiğiniz, derin paylaşılar bölüştüğünüz ama salakça gerekçelerle "bu aşk burada biter ve ben çekip giderim, iyi günler sevgilim" dediğiniz pamuk prenses bir vesileyle kirişi kırmıştır/alı başını yürümüştür.
bünye bir kaç farklı ruh hali yaşar;
ilki

-"ulan ayrılmasak daha mı iyi olurdu şimdi, hoş hatundu allah için, arasam mı lan, neydi şunun numarası..." yani sempatik bir tutum yayılır bünyeye ama
tükürdüğünü yalamak olur, tavsiye edilmez

ikincisi daha kıskançlık yüklüdür...

-hassiktir lan bizim ipek abicim bu, gerizekalı karı...bu kanalın da allah belasını versin bu derece düştü demek...*

üçüncü etki gururlu yaklaşımı temsil eder...

-hoca senin hatun ünlü olmuş gördün mü? sağda sola programlara çıkıyor.
--vardı onun öyle merakları
-aradın mı olum ?
--abicim biz ayrıldık manitadan şimdi aramak lavukluk olur, skseler aranmaz artık
-bi kutlasaydın hiç olmadı
--olmaz hoca...o arasın çok istiyorsa
-ben ariim mi bari?
--höh^^!!^^

ha şu olasılık da vardır.
sevgili bir kaç dönem görünür, el üstünde tutulur sevilir aranır ekranlarda sonra söner gider...bu da üzücüdür.

bizim ki kök saldı o ayrı.
bizzat başıma gelmiştir.. aslında bir yerde o tür insanların sadece kendi hayal dünyalarında yaşadıklarını, kendi söyledikleri yalanlara sadece kendilerinin inandıklarını görmenize fayda salar.. Herkes onun için ölüp biterken siz aslında onun gerçek yüzünü çoktan keşfetmişsinizdir. Yalancı ve yapmacıktır bu insanlar.
bir kadına, telefonda "allah belanı versin." deyip, on dakika sonra çıktığı canlı yayında "kadınlara kaba davrananlar var. bir kadına öyle davranılmaz. bayan o karşındaki! bayan!" nutukları çekildiğini görerek, ekrandaki hiçbir yüze inanmamaktır.
1 tanesi tiyatrocu ve yazar oğlu, kendisi de organizatör ve oyuncu, 1 tanesi kendi çapında ünlü (çaldığı bar sebebiyle), 1 tanesi de avea dahil bir çok reklamda oynamış, bir tanesi de yazar ve bilimadamı oğlu olan, ünlenmek üzere biri olduğu için, insanı çileden çıkaran bir durum. bu arada şaka yapmıyorum. reklamlar kuşağı falan da değil. böyle denk geldi. hepsinin kova burcu olması, yemek yapmayı sevmesi, sanatsever olması, futbolsevmez olması da ayrı tesadüfler.
eskiden ünlü olma ihtimalini beraberinde getiren durum. * *
üzerine tez zamanda su dökülmesi, sonra tekrar una bulanmasını, bi daha su dökülmesini ve bunun hep böyle devam etmesini akabinde dileyeceğimiz şey. *
eski sevgilinin ününden de öte, devlet başlanı olması durumunun vuku bulanileceği bir önermedir. keza eski sevgilisi recep tayip olan bir kızın ruh halin düşündükçe kahroluyorum. (bkz: eski sevgilinin devlet başkanı olması)
sevgiliyken hiç de güzel olmayan birşey dir.sürekli egosunu tatmine çalışan biri ile birlikte olmak ne kadar güzelse o da o kadar güzeldir. bide rahat rahat oturamazsınız. sürekli genç kızların/erkeklerin yada bilimum teyze ve amcanın ilgisine maruz kalırsınız. öpemezsiniz. her yerden paparazi çıkabilir. kim olduğunuzu sorduklarında kuzen,kardeş,yeğen mertebesine düşebilirsiniz. ayrılık kolay gibi görünür, zordur.sonra birden onu aramaya başladığınızi hissedersiniz. televizyonda karşınızda bir başkası ile durmaktadır. sizi, kuzen,yeğen,kardeş olarak tanıtan adam bir başkasını sevgilisi olarak tanıtmaktadır.yıkılırsınız.ama o artık gitmiştir ve bu gerçeği hiçbirşey değiştiremez.
(bkz: kendimden biliyorum)
insanı düşündüren bir durum olsa gerek her ünlü kişi bizde hoş olarak görülmüyor.
önceden ünlüyse hava atılır. yok sonradan ünlü olduysa dünya zindan olur.